Rüşvet suçu, kamu hizmetlerinin tarafsız ve adil şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla Türk Ceza Kanunu’nda en ağır yaptırımlarla düzenlenen suçlardan biridir. Devletin ve kamu kurumlarının temel görevi, vatandaşlara eşit, dürüst ve hukuka uygun biçimde hizmet sunmaktır. Ancak bu görevlerin yerine getirilmesi sırasında kamu görevlilerinin görevlerini kötüye kullanarak bir menfaat karşılığında işlem yapması veya yapmaması, hukuk devletinin temel ilkelerine zarar verir. Bu nedenle rüşvet suçu, hem bireylerin haklarını hem de kamu düzenini korumak için titizlikle düzenlenmiştir.
“Rüşvet” kelimesi, en basit tanımıyla, bir kamu görevlisinin görevini yapması veya yapmaması için bir menfaat temin etmesi anlamına gelir. Ancak hukuki açıdan bakıldığında, bu suç yalnızca kamu görevlisinin davranışını değil, aynı zamanda rüşveti veren kişinin eylemini de kapsar. Türk Ceza Kanunu’nun 252. maddesi uyarınca, kamu görevlisine görevini yapması veya yapmaması için doğrudan ya da dolaylı olarak çıkar sağlayan kişi de suçun faili sayılır. Bu durum, rüşvet suçunun çift taraflı bir suç olmasının en önemli göstergesidir.
Rüşvet suçunun en belirgin özelliği, taraflar arasında karşılıklı bir rızaya dayalı anlaşma bulunmasıdır. Bu yönüyle irtikap suçundan ayrılır; çünkü irtikapta mağdurun iradesi baskı, korkutma veya aldatma yoluyla ortadan kaldırılırken, rüşvette taraflar gönüllü olarak anlaşma yapar. Örneğin, bir memura ruhsat işlemini hızlandırması için para teklif edilmesi veya bir vergi denetçisine cezai işlem yapmaması için hediye verilmesi rüşvet suçuna örnek teşkil eder.
Rüşvet suçu yalnızca bireysel çıkar ilişkilerini değil, kamu idaresine duyulan güveni de zedeler. Toplumun adalet duygusunun korunabilmesi için kamu görevlilerinin görevlerini yalnızca kanunlara göre yürütmesi gerekir. Bu nedenle kanun koyucu, rüşvet suçunu sadece kamu görevlisi için değil, rüşvet teklif eden veya veren kişi için de ciddi hapis cezaları ile yaptırıma bağlamıştır.
Bu yazıda, rüşvet suçunun yasal tanımını, maddi ve manevi unsurlarını, ceza miktarlarını, emsal Yargıtay kararlarını ve yargılama sürecini ayrıntılı şekilde ele alacağız. Ayrıca suçla karşı karşıya kalan kişilerin izlemesi gereken hukuki yolları ve savunma stratejilerini de detaylı olarak inceleyeceğiz.
Rüşvet Suçunun Tanımı ve Hukuki Dayanağı
Rüşvet suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 252. maddesinde düzenlenmiş olup, kamu görevlisinin göreviyle ilgili bir işi yapması veya yapmaması karşılığında menfaat sağlaması veya bu menfaati talep etmesi hâlinde oluşur. Bu suç, yalnızca kamu görevlisinin eylemini değil, rüşvet veren kişiyi de kapsar ve bu yönüyle çift taraflı bir suçtur.
TCK m.252’ye göre:
“Görevine giren bir işi yapması veya yapmaması için doğrudan veya dolaylı olarak bir menfaat temin eden kamu görevlisi ile bu menfaati temin eden kişi, dört yıldan on iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Rüşvet suçunun temel amacı, kamu görevlilerinin görevlerini hukuka uygun biçimde yerine getirmelerini sağlamak ve kamu hizmetlerinin tarafsızlığı ile güvenilirliğini korumaktır. Kamu görevlisinin görev yetkisini kişisel çıkar için kullanması, yalnızca bireylerin haklarını ihlal etmekle kalmaz; aynı zamanda devletin tarafsızlığına ve adalet anlayışına olan güveni de zedeler.
Rüşvet suçunun diğer kamu görevlisi suçlarından en önemli farkı, karşılıklı anlaşma unsurudur. Örneğin irtikapta mağdurun iradesi baskı altında iken, rüşvette taraflar gönüllü olarak çıkar ilişkisine girer. Bu nedenle her iki taraf da suçun faili sayılır ve cezalandırılır.
Suçun Unsurları: Maddi ve Manevi Unsurlar
Rüşvet suçunun oluşabilmesi için bazı temel unsurların bir arada bulunması gerekir. Bu unsurlar iki ana başlık altında incelenir: maddi unsurlar ve manevi unsurlar.
Maddi Unsurlar
Fail:
Suçun faili hem kamu görevlisi hem de rüşveti veren kişi olabilir. Kamu görevlisi sıfatı taşımayan bir kişinin rüşveti alması hâlinde farklı suçlar gündeme gelir (örneğin dolandırıcılık).
Mağdur:
Rüşvet suçunda mağdur, kamu idaresidir. Kamu hizmetlerinin tarafsızlığı ve güvenilirliği zarar görür.
Fiil:
Kamu görevlisinin görevini yapması veya yapmaması karşılığında bir menfaat temin etmesi veya bu menfaati talep etmesi gerekir. Bu menfaat maddi (para, hediye, mal) ya da maddi olmayan (terfi, ayrıcalık, nüfuz sağlama) olabilir.
Karşılıklı Anlaşma:
Suçun oluşması için tarafların karşılıklı rızaya dayalı bir anlaşma yapması gerekir. Menfaat teklif edilip kabul edilmemişse teşebbüs hükümleri uygulanır.
Sonuç:
Rüşvetin fiilen verilmiş olması gerekmez; teklifin kabul edilmesi dahi suçun tamamlanması için yeterlidir.
Manevi Unsurlar
Rüşvet suçu yalnızca kastla işlenebilir. Failin menfaat sağlama iradesiyle hareket etmesi gerekir. Taksirle (dikkatsizlik veya ihmal sonucu) bu suçun işlenmesi mümkün değildir. Ayrıca kamu görevlisinin göreviyle ilgili bir işlem karşılığında çıkar elde etme kastının bulunması suçun manevi unsurunu oluşturur.
Rüşvet Suçunun Ortaya Çıkma Biçimleri ve Uygulama Alanları
Rüşvet suçu uygulamada çok çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Her ne kadar temelinde karşılıklı menfaat ilişkisi yatsa da, suçun işleniş biçimi ve tarafların rolü cezayı etkileyebilir. En yaygın örnekler aşağıdaki gibidir:
Doğrudan Rüşvet
Kamu görevlisinin görevini yapması veya yapmaması için doğrudan bir menfaat sağlamasıdır. Örneğin, bir belediye memurunun ruhsat işlemini hızlandırmak için para alması doğrudan rüşvettir.
📌 Örnek: Bir vergi denetçisine denetimi hafifletmesi için hediye verilmesi.
Dolaylı Rüşvet
Menfaat doğrudan kamu görevlisine değil, onun belirlediği üçüncü kişiye sağlanır. Bu durumda da suç oluşur çünkü menfaat kamu görevlisinin bilgisi ve isteğiyle sağlanmıştır.
📌 Örnek: Kamu görevlisinin talebiyle eşi veya yakını adına bağış yapılması.
Gizli Anlaşma Yoluyla Rüşvet
Tarafların yazılı olmayan, örtülü bir mutabakatla menfaat ilişkisine girmesidir. Menfaat açıkça talep edilmese de karşılıklı niyet ve anlaşma varsa suç oluşur.
📌 Örnek: Kamu görevlisinin bir işlemi hızlandıracağı yönünde ima yapması ve bunun karşılığında hediye verilmesi.
Uluslararası Rüşvet
TCK m.252/8 uyarınca, yabancı bir kamu görevlisine uluslararası ticari faaliyet kapsamında rüşvet verilmesi de suçtur. Türkiye’de işlenen bu fiiller Türk kanunlarına göre cezalandırılır. Bu düzenleme, uluslararası yolsuzlukla mücadeleye uyum amacı taşır.
📌 Örnek: Yabancı bir kamu görevlisine ihaleyi kazanmak için para teklif edilmesi.
Rüşvet Teklifi ve Teşebbüs
Rüşvet teklif edilip kamu görevlisi tarafından reddedilirse suç tamamlanmaz ancak teşebbüs hükümleri uygulanabilir. Aynı şekilde kamu görevlisinin menfaat talebinde bulunması ancak karşı tarafın bunu kabul etmemesi hâlinde de teşebbüs söz konusu olur.
Uygulama Alanları:
Ruhsat ve izin işlemlerinin hızlandırılması karşılığında para veya hediye alınması
Vergi denetimlerinin hafifletilmesi için çıkar sağlanması
İhale süreçlerinde menfaat karşılığı karar değiştirilmesi
Yargı veya kolluk işlemlerinde avantaj sağlanması karşılığında hediye verilmesi
Rüşvet suçunun ortak özelliği, görevin ifasında taraflar arasında çıkar temelli bir anlaşmanın bulunmasıdır. Bu da suçun hem kamu görevlisi hem de birey açısından ciddi sonuçlar doğurmasına neden olur.
Rüşvet Suçunun Cezası ve Yargılama Süreci
Rüşvet suçu, kamu hizmetlerinin tarafsızlığını ve devletin güvenilirliğini tehdit eden en ağır suç tiplerinden biri olduğu için Türk Ceza Kanunu’nda çok ciddi yaptırımlarla düzenlenmiştir. Kanun koyucu, hem kamu görevlisini hem de rüşvet teklif eden veya veren kişiyi eşit şekilde sorumlu tutar.
Temel Cezalar
TCK m.252’ye göre rüşvet suçunun cezası:
4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasıdır.
Bu ceza hem kamu görevlisi hem de rüşveti veren kişi için geçerlidir. Cezanın miktarı, suçun işleniş biçimine, menfaatin niteliğine, tarafların konumuna ve elde edilen çıkarın büyüklüğüne göre değişebilir.
Ek yaptırımlar:
Kamu görevlisi için memuriyetten çıkarılma ve kamu görevinden men edilme
Elde edilen menfaatin müsaderesi (devlet tarafından geri alınması)
Yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesi halinde ek cezai yaptırımlar
Nitelikli Haller
Bazı durumlar cezanın artırılmasına neden olur:
Rüşvetin büyük meblağlar karşılığında verilmesi
Suçun birden fazla kişiyle birlikte işlenmesi
Kamu görevlisinin yetkisini kötüye kullanarak vatandaş üzerinde baskı kurması
Rüşvetin devletin güvenliğini ilgilendiren bir işlemle bağlantılı olması
Bu tür ağırlaştırıcı nedenler varsa mahkeme cezanın üst sınırından hüküm verebilir.
Rüşvet Teklifi ve Teşebbüs
Eğer rüşvet teklif edilmiş ancak kabul edilmemişse, suç tamamlanmamış sayılır fakat teşebbüs hükümleri uygulanır. Aynı şekilde kamu görevlisi menfaat talep etmiş ancak kişi bunu kabul etmemişse, bu da teşebbüs olarak değerlendirilir ve ceza daha hafif olur.
Yargılama Süreci
Rüşvet suçunun yargılaması genellikle şu şekilde ilerler:
İhbar veya Şikâyet: Mağdur veya üçüncü kişiler tarafından savcılığa suç duyurusu yapılır.
Soruşturma: Savcılık delilleri toplar, dinlemeler yapılabilir, para trafiği izlenir ve gizli soruşturmalar yürütülebilir.
İddianame ve Dava Açılması: Yeterli delil elde edilirse dava açılır.
Kovuşturma: Asliye Ceza veya Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılama yapılır.
Karar: Suç sabit görülürse ceza verilir, aksi hâlde beraat kararı çıkar.
📌 Önemli Not: Rüşvet suçunda teknik takip, gizli soruşturma, telefon dinleme ve finansal incelemeler sıklıkla kullanılır. Delillerin doğru toplanması ve değerlendirilmesi davanın sonucunu doğrudan etkiler.
Yargıtay Kararları Işığında Uygulama Örnekleri
Rüşvet suçuna ilişkin Yargıtay kararları, suçun oluşumu ve değerlendirilmesinde uygulamaya ışık tutar. İşte emsal niteliğinde bazı kararlar 👇🏻
Örnek 1 – Karşılıklı Anlaşma Varsa Rüşvet Suçu Oluşur
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, E.2021/274, K.2022/543:
Bir belediye görevlisi, imar izni işlemini hızlandırmak için müteahhitten para talep etmiş, müteahhit de bu teklifi kabul etmiştir. Yargıtay, karşılıklı rızaya dayalı anlaşmanın bulunması nedeniyle rüşvet suçunun oluştuğuna hükmetmiştir.
Örnek 2 – Menfaat Sağlanmasa da Suç Oluşabilir
Yargıtay 7. Ceza Dairesi, E.2020/1753, K.2021/821:
Bir memur, ihale kararını değiştirmek için para talep etmiş ancak teklif kabul edilmemiştir. Yargıtay, menfaat fiilen sağlanmamış olsa bile teklifin yapılmasının teşebbüs kapsamında cezalandırılabileceğini belirtmiştir.
Örnek 3 – Hediye De Rüşvet Sayılabilir
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, E.2019/2254, K.2020/1346:
Bir vergi denetçisine, “işlemi olumlu sonuçlandırması” amacıyla pahalı bir hediye verilmiştir. Yargıtay, hediyenin de menfaat kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayarak rüşvet suçunun oluştuğuna karar vermiştir.
📍 Bu kararlar, rüşvet suçunun yalnızca para verilmesiyle sınırlı olmadığını; hediye, ayrıcalık veya başka bir çıkar sağlanmasının da suç kapsamına girdiğini ortaya koymaktadır. Ayrıca karşılıklı anlaşma varsa suç tamamlanmış sayılır; menfaat sağlanmamışsa teşebbüs hükümleri devreye girer.
Suçla Karşılaşanların İzlemesi Gereken Hukuki Yollar
Rüşvet suçuyla ilgili süreç hem mağdurlar hem de suç isnadıyla karşılaşan kişiler açısından karmaşık olabilir. Her iki durumda da profesyonel hukuki destek almak hayati önem taşır.
Mağdur Açısından
Delil Toplayın: Mesajlar, e-postalar, ses kayıtları, banka hareketleri gibi deliller suçun ispatında kritik rol oynar.
Savcılığa Suç Duyurusunda Bulunun: Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak soruşturma sürecini başlatabilirsiniz.
İdari Mercilere Başvuru: Kamu görevlisi hakkında disiplin soruşturması talep edebilirsiniz.
Tazminat Davası Açın: Rüşvet nedeniyle uğradığınız zarar için idareye karşı tam yargı davası açabilirsiniz.
Sanık (Kamu Görevlisi veya Rüşvet Veren) Açısından
Hukuki Destek Alın: Rüşvet suçunun teknik yapısı karmaşıktır; deneyimli bir ceza hukuku avukatıyla süreci yürütmek çok önemlidir.
Savunma Hazırlayın: Menfaat sağlama kastının bulunmadığını, suçun unsurlarının oluşmadığını veya işlemin görevle ilgisi olmadığını savunabilirsiniz.
Delillere İtiraz Edin: Usulsüz elde edilmiş delillerin mahkemede kullanılmasını engelleyebilirsiniz.
Etkin Pişmanlık İmkanı: TCK m.254’e göre rüşvet suçunda etkin pişmanlık mümkündür. Fail, soruşturma başlamadan önce yetkililere başvurur ve rüşvet ilişkisini bildirirse ceza indirimi veya cezasızlık söz konusu olabilir.
📍 Önemli Not: Rüşvet suçunun yalnızca cezai değil, idari ve mesleki sonuçları da vardır. Mahkûmiyet hâlinde memuriyetten çıkarılma, kamu görevinden men ve itibar kaybı gibi sonuçlar doğabilir. Bu nedenle süreç boyunca profesyonel hukuki temsil zorunludur.
SSS
Rüşvet suçu ile irtikap suçu arasındaki fark nedir?
Rüşvet ve irtikap suçları genellikle birbirine karıştırılır ancak aralarında temel fark vardır. Rüşvet suçunda, kamu görevlisi ile birey arasında karşılıklı rızaya dayalı bir menfaat ilişkisi söz konusudur. Taraflar gönüllü olarak anlaşır ve çıkar temin edilir. İrtikap suçunda ise mağdurun iradesi baskı, korkutma veya aldatma yoluyla ortadan kaldırılır. Yani rüşvette gönüllü bir uzlaşma vardır, irtikapta mağdur baskı altındadır. Bu fark, suçun oluşup oluşmadığının ve verilecek cezanın tespitinde kritik öneme sahiptir.
Rüşvet suçunun oluşması için menfaatin sağlanması şart mı?
Hayır. Rüşvet suçunun oluşması için menfaatin fiilen sağlanmış olması gerekmez. Tarafların karşılıklı anlaşmaya varması, yani kamu görevlisinin göreviyle ilgili bir işlem karşılığında menfaat kabul etmesi veya teklif edilmesi bile suçun tamamlanması için yeterlidir. Örneğin bir memurun “ruhsatı hemen çıkarırım” diyerek para teklifini kabul etmesi durumunda suç tamamlanır; para henüz verilmemiş olsa dahi suç oluşmuştur.
Rüşvet teklif edilip reddedilirse ne olur?
Eğer rüşvet teklif edilmiş fakat kamu görevlisi tarafından kabul edilmemişse suç tamamlanmamış olur. Ancak bu durumda teşebbüs hükümleri uygulanabilir. Failin cezalandırılması için menfaat sağlanmamış olsa bile, teklifin yapılmış olması cezai sorumluluk doğurur. Aynı şekilde kamu görevlisi menfaat talep etmiş ancak birey bunu reddetmişse de teşebbüs söz konusu olur ve ceza daha hafif şekilde uygulanır.
Rüşvet suçunda zamanaşımı süresi ne kadardır?
Rüşvet suçunda dava zamanaşımı süresi 15 yıldır. TCK’nın genel hükümlerine göre, cezası 12 yıldan fazla olan suçlarda zamanaşımı süresi 15 yıldır. Bu süre suçun işlendiği tarihten itibaren başlar. Ancak suç gizli kalmış veya zincirleme şekilde işlenmişse, zamanaşımı süresi farklı şekilde hesaplanabilir. Ayrıca soruşturma ve kovuşturma sırasında yapılan bazı işlemler zamanaşımını keser veya durdurur.
Rüşvet suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanır mı?
Evet. TCK m.254’e göre rüşvet suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilir. Eğer taraflardan biri, soruşturma başlamadan önce yetkili makamlara başvurarak rüşvet ilişkisini bildirirse, cezadan tamamen kurtulabilir. Soruşturma başladıktan sonra yapılan bildirimlerde ise cezada önemli ölçüde indirim yapılabilir. Ancak etkin pişmanlığın uygulanabilmesi için bilgilendirmenin suç ortaya çıkmadan yapılması ve tüm detayların eksiksiz şekilde yetkililerle paylaşılması gerekir.
Rüşvet suçunun cezası ertelenebilir mi?
Bu durum cezanın miktarına ve failin geçmişine bağlıdır. Genellikle rüşvet suçunda verilen cezalar 4 yılın üzerinde olduğu için ertelenme ihtimali düşüktür. Ancak etkin pişmanlık, teşebbüs veya hafifletici nedenlerin varlığı durumunda ceza 2 yılın altına düşerse, mahkeme cezayı erteleyebilir. Yine de kamu düzenini doğrudan ilgilendiren bir suç olduğundan hâkimler genellikle ceza ertelemesine temkinli yaklaşır.
Rüşvet suçunda kamu görevlisi memuriyetten çıkarılır mı?
Evet. Rüşvet suçundan kesinleşmiş mahkûmiyet kararı alan kamu görevlileri memuriyetten çıkarılır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre rüşvet, yüz kızartıcı suçlar arasında yer alır ve bu suçtan hüküm giyen bir kişinin kamu hizmetinde görev yapması mümkün değildir. Ayrıca memuriyetin sona ermesinin yanında kamu görevinden men, belirli haklardan mahrumiyet gibi sonuçlar da doğabilir.
Rüşvet suçu uzlaşma kapsamında mıdır?
Hayır. Rüşvet suçu kamu düzenini ilgilendiren ve toplumun genel çıkarlarını doğrudan etkileyen bir suçtur. Bu nedenle uzlaşma kapsamı dışında tutulmuştur. Tarafların kendi aralarında anlaşması veya mağdurun şikâyetinden vazgeçmesi davayı düşürmez. Cumhuriyet Savcılığı kamu adına soruşturmayı sürdürür ve dava kamu yararı gözetilerek sonuçlandırılır.
Rüşvet suçuna karışan yabancı uyruklu kişi Türkiye’de yargılanabilir mi?
Evet. TCK m.252/8’e göre yabancı kamu görevlilerine veya yabancı devlet temsilcilerine uluslararası ticari faaliyet kapsamında rüşvet verilmesi de Türk hukukuna göre suç sayılır. Suç Türkiye’de işlenmişse veya etkileri Türkiye’de ortaya çıkmışsa yabancı uyruklu kişiler de Türk mahkemelerinde yargılanabilir. Bu düzenleme, uluslararası yolsuzlukla mücadele sözleşmelerine uyum sağlamak amacıyla yapılmıştır.
Rüşvet suçunda mağdur tazminat davası açabilir mi?
Evet. Rüşvet suçunda doğrudan mağdur kamu idaresi olsa da, dolaylı olarak zarara uğrayan kişiler idareye karşı tam yargı davası açabilir. Örneğin rüşvet nedeniyle bir ihaleye katılamayan veya zarar gören bir kişi, uğradığı zarar için idareden tazminat talep edebilir. Ayrıca ceza davasının sonuçlanmasının ardından maddi ve manevi tazminat talepleri de gündeme gelebilir.
Sonuç
Rüşvet suçu, kamu hizmetlerinin tarafsızlığına, adaletine ve güvenilirliğine zarar veren en ciddi suç tiplerinden biridir. Kamu görevlilerinin görevlerini yerine getirirken herhangi bir çıkar beklentisiyle hareket etmesi yalnızca bireylerin haklarını zedelemez; aynı zamanda devletin temel ilkeleri olan eşitlik, tarafsızlık ve dürüstlük prensiplerine de ağır şekilde zarar verir. Bu nedenle Türk Ceza Kanunu, rüşvet suçunu hem kamu görevlisi hem de rüşveti teklif eden veya veren kişi açısından ciddi yaptırımlarla düzenlemiş, etkin pişmanlık gibi istisnai durumlar dışında cezadan kaçış yollarını oldukça sınırlı tutmuştur.
Rüşvet suçuna ilişkin yargılama süreçleri oldukça karmaşıktır ve çoğu zaman teknik detaylar içerir. Delillerin toplanmasından, karşılıklı anlaşmanın ispatına; etkin pişmanlığın uygulanmasından teşebbüs hükümlerine kadar birçok farklı hukuki konu davanın sonucunu doğrudan etkiler. Ayrıca bu suç yalnızca cezai sonuçlar doğurmaz; memuriyetin sona ermesi, kamu görevinden men edilme, siyasi ve mesleki itibar kaybı gibi idari sonuçlar da söz konusu olabilir. Bu nedenle, rüşvet iddiasıyla karşılaşan ya da bu suçun mağduru olan kişilerin süreci profesyonel destekle yürütmeleri son derece önemlidir.
Ceza hukuku ve ceza davaları alanında deneyimli bir ceza hukuku avukatı, hem soruşturma hem de kovuşturma aşamasında stratejik bir yol haritası belirleyerek hak kayıplarının önüne geçebilir. Delillerin doğru toplanması, savunma stratejisinin güçlü şekilde hazırlanması ve sürecin yasal çerçevede yürütülmesi, davanın seyrini doğrudan etkileyen faktörlerdir.
Bahariye Hukuk olarak, rüşvet suçuna ilişkin davalarda müvekkillerimize kapsamlı ve titiz hukuki destek sunuyoruz. Soruşturma aşamasından nihai karara kadar her adımda yanınızda yer alarak, haklarınızı en etkin şekilde savunmayı amaçlıyoruz. Eğer siz de bu suçla itham ediliyorsanız veya bu tür bir eylemin mağduru olduysanız, alanında uzman bir İstanbul ceza avukatı ya da Kadıköy ceza avukatı ile çalışarak sürecinizi profesyonelce yönetebilir ve adaletin tam anlamıyla sağlanması için gerekli adımları güvenle atabilirsiniz.
📞 Hukuki durumunuzu değerlendirmek ve süreci haklarınızı koruyarak yönetmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Hizmetlerimize ve bilgilendirici içeriklerimize ulaşmak için YouTube kanalımızı da ziyaret edebilirsiniz.
📍 Ofisimiz: Caferağa Mahallesi General Asım Gündüz Caddesi No:102/3 Kadıköy/İSTANBUL
📞 Telefon: 0533 558 68 87
🌐 Web: https://bahariyehukuk.com/
🗺️ Yol tarifi için tıklayın.