İrtikap suçu, Türk Ceza Kanunu’nda kamu görevlilerinin görevlerini kötüye kullanarak kişiler üzerinde baskı kurmaları, korkutma veya aldatma yoluyla menfaat temin etmeleri halinde düzenlenen ağır suçlardan biridir. Temel amacı, kamu hizmetlerinin tarafsız, dürüst ve hukuka uygun şekilde yürütülmesini sağlamak olan bu düzenleme, kamu görevlilerinin yetkilerini kötüye kullanarak kişilerin özgür iradelerini ortadan kaldırmalarına karşı toplumu ve bireyleri korumayı hedefler.
“İrtikap” kelimesi sözlük anlamı olarak “zorlama, baskı veya kandırma yoluyla elde etme” anlamına gelir. Hukuki anlamda ise kamu görevlisinin göreviyle ilgili bir işi yapma veya yapmama karşılığında kişiden haksız menfaat sağlamasıdır. Bu yönüyle irtikap, rüşvet suçuyla benzerlik gösterse de ondan farklıdır. Rüşvet suçu karşılıklı anlaşmaya dayanırken, irtikapta mağdurun rızası çoğu zaman baskı, korkutma ya da aldatma yoluyla ortadan kaldırılmıştır.
TCK’nın 250. maddesinde düzenlenen bu suç, kamu görevlisinin görev yetkisini kötüye kullanarak kişileri iradeleri dışında bir menfaat sağlamaya zorlaması halinde oluşur. Bu menfaat maddi olabileceği gibi maddi olmayan bir çıkar da olabilir. Örneğin, bir memurun bir işlem için gerekli evrakı bilerek geciktirmesi ve bu işlemi hızlandırmak için menfaat talep etmesi, ya da vatandaşı “yasal işlem yapılacağı” bahanesiyle kandırarak çıkar sağlaması irtikap suçunu oluşturur.
İrtikap suçu, yalnızca bireylerin ekonomik çıkarlarını değil, devletin adalet ve güvenilirlik ilkesini de doğrudan ilgilendirir. Çünkü kamu görevlisinin bu şekildeki eylemleri, devletin tarafsızlığına duyulan güveni zedeler ve kamu hizmetlerine olan inancı sarsar. Bu nedenle Türk Ceza Kanunu, irtikap suçunu ağır yaptırımlarla cezalandırır.
Bu yazıda, irtikap suçunun yasal tanımını, maddi ve manevi unsurlarını, ceza miktarlarını, yargılama süreçlerini, emsal Yargıtay kararlarını ve savunma yollarını detaylı şekilde ele alacağız. Ayrıca bu suçla karşı karşıya kalan kişilerin hangi hukuki adımları atması gerektiğini ve nasıl bir yol izlemeleri gerektiğini de kapsamlı biçimde inceleyeceğiz.
İrtikap Suçunun Tanımı ve Hukuki Dayanağı
İrtikap suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 250. maddesinde düzenlenmiş olup, kamu görevlisinin görevini kötüye kullanarak, kişiler üzerinde baskı kurması, aldatma veya korkutma yoluyla menfaat sağlaması halinde oluşan suçtur. Bu suç, kamu görevlisinin görev yetkisini kişisel çıkarı için kullanmasına karşı toplumu korumak amacıyla düzenlenmiştir.
TCK m.250’ye göre:
“Kamu görevlisinin, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlaması hâlinde, üç yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
İrtikap suçunun hukuki dayanağı, devletin tarafsız, dürüst ve güvenilir bir şekilde hizmet sunma yükümlülüğüne dayanır. Kamu görevlisinin görev yetkisini kötüye kullanarak çıkar elde etmesi, yalnızca bireyi değil aynı zamanda kamu düzenini ve devletin otoritesini de zedeler. Bu nedenle kanun koyucu bu fiili, rüşvet veya zimmet gibi ağır suçlarla aynı kategoride değerlendirir.
İrtikap suçu, genellikle kamu görevlisinin bir işi yapma veya yapmama konusunda kişiyi baskı altına alması, tehdit etmesi veya kandırması sonucu meydana gelir. Örneğin, bir belediye görevlisinin ruhsat işlemini bilerek geciktirmesi ve süreci hızlandırmak için para talep etmesi bu suçun tipik örneklerinden biridir. Burada mağdur çoğu zaman bu menfaati gönüllü olarak değil, kamu görevlisinin yetkisini kötüye kullanması sonucu sağlamak zorunda kalır.
Suçun Unsurları: Maddi ve Manevi Unsurlar
İrtikap suçunun oluşabilmesi için bazı temel unsurların bir arada bulunması gerekir. Bu unsurlar maddi ve manevi olarak ikiye ayrılır:
Maddi Unsurlar
Fail:
Suçun faili yalnızca kamu görevlisi olabilir. Kamu görevlisi olmayan bir kişi bu suçu işleyemez ancak azmettiren veya yardım eden sıfatıyla sorumlu tutulabilir.
Mağdur:
İrtikap suçunun mağduru gerçek veya tüzel kişiler olabilir. Önemli olan, mağdurun kamu görevlisinin baskısı veya kandırması sonucu menfaat sağlamaya zorlanmasıdır.
Fiil (Eylem):
Kamu görevlisinin görevinin sağladığı nüfuzu kullanarak kişiden menfaat elde etmesi gerekir. Bu menfaat para, mal, hizmet veya maddi olmayan bir çıkar olabilir.
Sonuç:
Menfaatin fiilen elde edilmesi gerekir. Menfaat sağlanmamışsa suç tamamlanmamış sayılır ancak teşebbüs hükümleri devreye girebilir.
Manevi Unsurlar
İrtikap suçu yalnızca kastla işlenebilir. Failin kamu görevlisi olduğunu bilerek ve görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanarak menfaat elde etme kastıyla hareket etmesi gerekir. Taksirle işlenmesi mümkün değildir. Ayrıca failin çıkar elde etme amacı taşıması suçun manevi unsurunun varlığı için zorunludur.
Yargıtay içtihatlarında irtikap suçunun oluşabilmesi için mağdurun rızasının hile, korkutma veya baskı sonucu ortadan kaldırılmış olması gerektiği vurgulanır. Eğer mağdur kendi iradesiyle menfaat sağlıyorsa bu durum rüşvet suçuna girer. Dolayısıyla irtikapta, mağdurun iradesinin zayıflatılması önemli bir ayrım noktasıdır.
İrtikap Suçunun Türleri ve Uygulama Alanları
TCK m.250, irtikap suçunun farklı işleniş biçimlerine göre üç farklı türünü düzenlemiştir. Bunlar suçun cezası ve yargılama sürecini de etkiler.
İcbar Suretiyle (Baskı Yoluyla) İrtikap
İcbar, mağdurun kamu görevlisinin baskısı veya tehdidi nedeniyle menfaat sağlamaya mecbur kalmasıdır. Burada mağdurun özgür iradesi tamamen ortadan kalkar. Örneğin, bir polis memurunun “işlemini yapmam” diyerek vatandaştan para talep etmesi icbar suretiyle irtikap suçudur.
📌 Cezası: 5 yıldan 10 yıla kadar hapis.
İkna Suretiyle (Aldatma Yoluyla) İrtikap
Bu türde mağdurun iradesi tamamen ortadan kalkmaz ancak kamu görevlisi mağduru kandırarak menfaat elde eder. Örneğin, “bu işlemin yapılması için ücret ödemek zorundasınız” diyerek vatandaşı ikna etmek bu kapsamdadır.
📌 Cezası: 3 yıldan 8 yıla kadar hapis.
Hata veya Korkutma Yoluyla İrtikap
Mağdur, kamu görevlisinin oluşturduğu yanlış izlenim veya korku nedeniyle menfaat sağlar. Örneğin, “bu işlemi yapmazsan hakkınızda işlem başlatırım” diyerek kişiyi korkutmak ve çıkar elde etmek bu duruma girer.
📌 Cezası: 3 yıldan 5 yıla kadar hapis.
Uygulama Alanlarına Örnekler:
Belediye görevlisinin ruhsat işlemini hızlandırmak için para talep etmesi
Polis memurunun ceza yazmamak için menfaat sağlaması
Tapu memurunun işlemi yapmamakla tehdit ederek çıkar elde etmesi
Vergi memurunun haksız vergi cezası tehdidiyle menfaat temin etmesi
Bu örneklerde görüldüğü gibi, irtikap suçunun ortak özelliği, mağdurun iradesinin kamu görevlisinin göreviyle sağladığı nüfuz altında bozulmuş olmasıdır.
İrtikap Suçunun Cezası ve Yargılama Süreci
İrtikap suçu, Türk Ceza Kanunu’nda rüşvet ve zimmet gibi ağır suçlarla birlikte düzenlenmiş olup, kamu görevlisinin görevini kötüye kullanarak kişisel menfaat sağlamasını cezalandırır. Bu nedenle cezalar oldukça ağırdır ve suçu işleme şekline göre değişiklik gösterir.
Temel Ceza
TCK m.250’ye göre irtikap suçunun cezası, suçun işleniş biçimine göre aşağıdaki gibidir:
İcbar suretiyle irtikap: 5 yıldan 10 yıla kadar hapis
İkna suretiyle irtikap: 3 yıldan 8 yıla kadar hapis
Hata veya korkutma yoluyla irtikap: 3 yıldan 5 yıla kadar hapis
Buna ek olarak, eğer suçun sonucunda elde edilen menfaat büyükse veya suç birden fazla kişiyle birlikte işlenmişse, mahkeme cezayı artırabilir. Ayrıca irtikap suçunun kamu görevlisi tarafından sistematik olarak işlenmesi, cezanın üst sınırdan verilmesine neden olabilir.
Nitelikli Haller ve Ağırlaştırıcı Sebepler
Bazı durumlar suçun niteliğini değiştirir ve cezanın artmasına neden olur:
Kamu görevlisinin üst düzey yetkisini kullanması
Eylemin örgütlü şekilde işlenmesi
Mağdurun savunmasız veya özel konumda olması
Suçun kamu hizmetinin aksamasına yol açması
Bu gibi durumlarda mahkeme cezada artırım yapabilir ve fail daha ağır sonuçlarla karşılaşabilir.
Hafifletici Sebepler
Failin elde ettiği menfaati iade etmesi
Zararın giderilmesi
Yargılama sürecinde pişmanlık gösterilmesi
gibi durumlar cezada indirim nedeni olabilir. Ancak irtikap suçunda özel bir “etkin pişmanlık” düzenlemesi bulunmadığından, indirim yapılması tamamen hâkimin takdirine bağlıdır.
Yargılama Süreci
İrtikap suçunda yargılama süreci, diğer kamu görevlisi suçlarında olduğu gibi genellikle şu şekilde ilerler:
İhbar veya Şikâyet: Mağdur veya üçüncü kişiler suç duyurusunda bulunabilir.
Soruşturma: Cumhuriyet savcısı delilleri toplar ve suçun oluşup oluşmadığını araştırır.
Soruşturma İzni: Fail kamu görevlisi olduğu için, çoğu zaman idari makamdan soruşturma izni alınması gerekir.
İddianame ve Dava: Yeterli delil varsa iddianame düzenlenir ve dava açılır.
Kovuşturma: Asliye Ceza veya Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılama yapılır.
Karar: Suç sabit görülürse ceza verilir, aksi durumda beraat kararı çıkar.
📌 Cezanın yanı sıra, mahkeme kamu görevlisinin görevine son verilmesine, kamu hizmetinden men edilmesine veya elde edilen menfaatin geri alınmasına da karar verebilir.
Yargıtay Kararları Işığında Uygulama Örnekleri
İrtikap suçunun değerlendirilmesinde Yargıtay kararları büyük önem taşır. Çünkü her olayın niteliği farklıdır ve suçun oluşup oluşmadığı çoğu zaman mağdurun iradesinin nasıl etkilediğine bağlıdır. Aşağıda bazı önemli karar örneklerini bulabilirsiniz:
Örnek 1 – Baskı Yoluyla Menfaat Elde Edilmesi
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, E.2020/1453, K.2021/987:
Bir vergi memuru, mükellefe “ödemediğiniz vergiden dolayı haciz başlatırım” diyerek haksız şekilde para talep etmiştir. Yargıtay, mağdurun iradesinin tamamen ortadan kalktığını ve icbar suretiyle irtikap suçunun oluştuğunu belirtmiştir.
Örnek 2 – Korkutma Yoluyla İrtikap
Yargıtay 7. Ceza Dairesi, E.2021/2023, K.2022/1456:
Bir zabıta memuru, işyeri sahibini “ruhsat iptali” ile tehdit ederek menfaat sağlamıştır. Mahkeme, mağdurun korkutma nedeniyle iradesinin bozulduğuna hükmederek irtikap suçunun oluştuğuna karar vermiştir.
Örnek 3 – Rüşvet ile İrtikap Arasındaki Fark
Yargıtay 5. Ceza Dairesi, E.2019/1874, K.2020/2153:
Bir kamu görevlisi ile vatandaş arasında karşılıklı menfaat sağlanmasına dayalı bir anlaşma yapılmıştır. Yargıtay, mağdurun özgür iradesiyle menfaat sağladığını belirleyerek bunun irtikap değil, rüşvet suçunu oluşturduğuna hükmetmiştir.
📍 Bu kararlar, irtikap suçunun oluşmasında mağdurun iradesinin nasıl etkilenmiş olduğunun belirleyici rol oynadığını açıkça ortaya koymaktadır. Rıza varsa rüşvet, irade baskı altında bozulmuşsa irtikap söz konusudur.
Suçla Karşılaşanların İzlemesi Gereken Hukuki Yollar
İrtikap suçunda mağdur olan kişiler veya suç isnadıyla karşı karşıya kalan kamu görevlileri için izlenmesi gereken hukuki yollar farklıdır. Sürecin profesyonelce yönetilmesi, hem hak kayıplarını önler hem de dava sonucunu doğrudan etkiler.
Mağdur Açısından
Delilleri Toplayın: Yazılı belgeler, kamera kayıtları, tanık ifadeleri gibi deliller çok önemlidir.
Savcılığa Suç Duyurusunda Bulunun: Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak soruşturma sürecini başlatabilirsiniz.
İdari Yollara Başvurun: Kamu görevlisi hakkında disiplin soruşturması talep edebilirsiniz.
Tazminat Davası Açın: Kamu görevlisinin eylemi nedeniyle uğradığınız zararın giderilmesi için idareye karşı tam yargı davası açabilirsiniz.
Sanık (Kamu Görevlisi) Açısından
Hukuki Destek Alın: Deneyimli bir ceza hukuku avukatı ile çalışmak sürecin en kritik adımıdır.
Savunma Hazırlayın: Menfaat sağlama kastının bulunmadığını, mağdurun iradesinin bozulmadığını veya suçun unsurlarının oluşmadığını savunabilirsiniz.
Disiplin Sürecini Takip Edin: Ceza davası dışında disiplin işlemleri de yürütülebilir. Bu süreçleri eş zamanlı ve dikkatli takip etmek gerekir.
📌 Önemli Not: İrtikap suçundan mahkûm olan kamu görevlileri yalnızca hapis cezası ile değil, memuriyetten çıkarılma, kamu görevinden men ve meslek hayatının sona ermesi gibi sonuçlarla da karşılaşabilir. Bu nedenle savunma stratejisinin titizlikle hazırlanması gerekir.
SSS
İrtikap suçu ile rüşvet suçu arasındaki fark nedir?
İrtikap ve rüşvet suçları çoğu zaman birbirine karıştırılır ancak aralarında temel bir fark vardır. Rüşvet suçu, kamu görevlisi ile birey arasında karşılıklı rızaya dayanan bir çıkar ilişkisine dayanır. Taraflar karşılıklı anlaşarak menfaat sağlar. İrtikap suçu ise mağdurun iradesinin baskı, korkutma veya aldatma sonucu ortadan kaldırılmasıyla oluşur. Yani rüşvette gönüllülük vardır, irtikapta ise mağdur menfaati baskı altında sağlamak zorunda kalır. Bu nedenle irtikap, rüşvete kıyasla daha ağır cezalara tabidir.
Kamu görevlisi olmayan kişiler irtikap suçundan sorumlu tutulabilir mi?
Hayır. İrtikap suçunun faili yalnızca kamu görevlisi olabilir. Kamu görevlisi olmayan kişiler bu suçun faili olamazlar ancak azmettiren, yardım eden veya suça iştirak eden sıfatıyla sorumlu tutulabilirler. Örneğin, kamu görevlisinin menfaat sağlamasına aracılık eden bir üçüncü kişi, “yardım eden” olarak cezalandırılabilir. Bunun dışında özel sektörde çalışan kişiler, benzer bir eylemde bulunduklarında farklı suç tiplerinden (örneğin dolandırıcılık veya tehdit) sorumlu tutulurlar.
İrtikap suçunun oluşması için menfaatin sağlanması şart mı?
Evet. İrtikap suçunun tamamlanması için kamu görevlisinin baskı veya aldatması sonucu bir menfaatin fiilen sağlanmış olması gerekir. Menfaat sağlanmamışsa suç tamamlanmamış sayılır ancak teşebbüs hükümleri devreye girebilir. Örneğin, kamu görevlisi para talep etmiş ancak mağdur ödememişse, bu durumda irtikap suçuna teşebbüs söz konusu olur ve ceza daha hafif verilir.
İrtikap suçunda zamanaşımı süresi ne kadardır?
İrtikap suçunda dava zamanaşımı süresi 15 yıldır. TCK’ya göre, cezası 12 yıldan fazla olan suçlarda zamanaşımı 15 yıldır. Bu süre, suçun işlendiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Ancak suç gizli kalmış veya zincirleme şekilde işlenmişse, zamanaşımı farklı şekilde hesaplanabilir. Ayrıca soruşturma veya kovuşturma sırasında zamanaşımını kesen işlemler de süreci uzatabilir.
İrtikap suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanır mı?
İrtikap suçunda TCK’da özel olarak düzenlenmiş bir etkin pişmanlık hükmü bulunmamaktadır. Ancak fail, elde ettiği menfaati iade eder veya zararı giderirse, bu durum takdiri indirim nedeni olabilir. Ayrıca sanığın yargılama sürecindeki davranışları, pişmanlık göstermesi ve adli makamlara yardımcı olması da cezada hafifletici unsur olarak değerlendirilir. Ancak bu durumlar cezanın tamamen ortadan kalkmasını sağlamaz.
İrtikap suçunda verilen ceza ertelenebilir mi?
Bu suçta verilen cezanın ertelenip ertelenmeyeceği, cezanın süresine ve failin geçmişine bağlıdır. Genellikle verilen cezalar 3 yılın üzerinde olduğu için ertelenme ihtimali düşüktür. Ancak bazı hafifletici nedenler veya teşebbüs halinde ceza 2 yılın altına düşerse, mahkeme cezayı erteleyebilir. Buna rağmen irtikap, kamu düzenini doğrudan ilgilendiren bir suç olduğu için hâkimler çoğunlukla erteleme konusunda çekimser davranır.
Kamu görevlisi irtikap suçundan mahkûm olursa memuriyet sona erer mi?
Evet. İrtikap suçundan kesinleşmiş mahkûmiyet kararı verilmesi hâlinde kamu görevlisinin memuriyeti sona erer. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, irtikap gibi yüz kızartıcı suçlardan hüküm giyen kişilerin kamu hizmetinde görev yapmaları mümkün değildir. Ayrıca mahkûmiyetin yanı sıra disiplin soruşturması sonucunda da görevden çıkarma kararı verilebilir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) gibi durumlarda memuriyetin devamı teorik olarak mümkün olsa da kurumlar genellikle disiplin yönünden işlem yapar.
İrtikap suçunda mağdur şikâyetinden vazgeçerse dava düşer mi?
Hayır. İrtikap suçu kamu düzenini ilgilendiren bir suçtur ve mağdurun şikâyetinden vazgeçmesi davayı düşürmez. Cumhuriyet Savcılığı kamu adına soruşturmayı sürdürür ve kamu yararını gözeterek davayı sonuçlandırır. Ayrıca irtikap suçu uzlaşma kapsamı dışındadır. Yani taraflar arasında uzlaşma olsa bile dava devam eder. Ancak mağdurun zararın giderildiğini belirtmesi cezada hafifletici etki yaratabilir.
İrtikap suçuna teşebbüs halinde ne olur?
Kamu görevlisi baskı veya aldatma yoluyla menfaat sağlamaya çalışmış ancak sonuç alamamışsa, irtikap suçuna teşebbüs hükümleri uygulanır. Bu durumda fail, planladığı suçun ağırlığına göre belirlenen cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadar cezalandırılır. Teşebbüs halinde ceza daha düşük olur, ancak suçun işlenmeye çalışılmış olması nedeniyle ceza yine de kaçınılmazdır.
İrtikap suçunda mağdur tazminat davası açabilir mi?
Evet. Mağdur, uğradığı zararın giderilmesi için idareye karşı tam yargı davası açabilir. Çünkü kamu görevlisinin eylemi, hizmet kusuru olarak kabul edilir ve devlet zarardan sorumlu tutulur. Devlet zararı karşıladıktan sonra ilgili kamu görevlisine rücu edebilir. Ayrıca mağdur ceza davası devam ederken ya da tamamlandıktan sonra maddi ve manevi tazminat taleplerini ileri sürebilir.
Sonuç
İrtikap suçu, kamu görevlilerinin görevlerini kötüye kullanarak kişilerin iradelerini baskı, korkutma veya aldatma yoluyla etkileyip menfaat sağlamaları halinde ortaya çıkan en ciddi suç tiplerinden biridir. Bu suçun varlığı, yalnızca bireysel mağduriyetlere yol açmakla kalmaz; aynı zamanda kamu idaresine duyulan güveni, devletin tarafsızlık ilkesini ve adalet anlayışını da derinden sarsar. Bu nedenle Türk ceza hukuku sistemi, irtikap suçunu kamu düzenini korumak amacıyla ağır yaptırımlarla cezalandırır.
İrtikap suçunun yargılama süreci oldukça karmaşık ve teknik detaylarla doludur. Soruşturma izninden delil toplama aşamasına, mağdurun iradesinin nasıl bozulduğunun tespitinden menfaatin ne şekilde elde edildiğinin kanıtlanmasına kadar her adım, davanın sonucunu doğrudan etkiler. Ayrıca bu suçun sonucunda yalnızca hapis cezası verilmekle kalınmaz; kamu görevlileri için memuriyetten çıkarılma, kamu hizmetinden men edilme gibi ağır idari sonuçlar da gündeme gelebilir. Bu nedenle, süreç boyunca profesyonel hukuki destek almak hak kayıplarının önüne geçmek açısından kritik öneme sahiptir.
Ceza hukuku ve ceza davaları alanında uzman bir ceza hukuku avukatı, hem mağdur konumundaki bireylerin haklarını korumak hem de suç isnadıyla karşı karşıya kalan kamu görevlilerinin savunmalarını etkili şekilde hazırlamak için büyük rol oynar. Delillerin eksiksiz sunulması, savunma stratejisinin doğru kurgulanması ve sürecin mevzuata uygun şekilde yürütülmesi, davanın seyrini doğrudan belirler.
Bahariye Hukuk olarak, irtikap suçu da dâhil olmak üzere tüm ceza hukuku ve ceza davaları süreçlerinde müvekkillerimize kapsamlı, titiz ve stratejik bir hukuki destek sunuyoruz. Soruşturma aşamasından nihai karara kadar her adımda yanınızda olarak, haklarınızı en etkili şekilde savunmayı amaçlıyoruz. Eğer siz de böyle bir suçlamayla karşı karşıyaysanız veya bu suçun mağduru olduysanız, alanında deneyimli bir İstanbul ceza avukatı ya da Kadıköy ceza avukatı ile sürecinizi profesyonelce yönetebilir, adaletin sağlanması için en doğru adımları atabilirsiniz.
📞 Hukuki durumunuzu değerlendirmek ve süreci haklarınızı koruyarak yönetmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Hizmetlerimize ve bilgilendirici içeriklerimize ulaşmak için YouTube kanalımızı da ziyaret edebilirsiniz.
📍 Ofisimiz: Caferağa Mahallesi General Asım Gündüz Caddesi No:102/3 Kadıköy/İSTANBUL
📞 Telefon: 0533 558 68 87
🌐 Web: https://bahariyehukuk.com/
🗺️ Yol tarifi için tıklayın.