Soybağının reddi davası, aile hukuku kapsamında oldukça önemli ve hassas bir davadır. Bu dava, bir çocuğun nüfus kayıtlarında yer alan baba ile arasındaki soybağının gerçeğe uygun olmadığını ileri sürerek iptal edilmesini konu alır. Türk Medeni Kanunu’na göre, evlilik içinde doğan çocukların babası kural olarak annenin eşi kabul edilir. Ancak bazı durumlarda bu karine gerçeği yansıtmayabilir. İşte bu noktada soybağının reddi davası, biyolojik gerçekliğin hukuki duruma uygun hâle getirilmesi için başvurulan yoldur.
Bu davada amaç, çocuğun doğumuyla birlikte kendiliğinden kurulan soybağının hukuken geçersiz hâle getirilmesidir. Dava çoğunlukla baba, çocuk veya Cumhuriyet savcısı tarafından açılabilir. Her ne kadar konu bilimsel deliller (örneğin DNA testi) ile desteklense de, hukuki süreçte dikkat edilmesi gereken çok sayıda şekli şart, süre ve ispat yükümlülüğü bulunmaktadır.
Soybağının reddi davası, sadece tarafların değil, toplumsal düzenin de hassasiyetle yaklaştığı bir konudur. Çünkü dava sonucunda çocuğun kimliği, miras hakkı ve nüfus kayıtları doğrudan etkilenmektedir. Bu nedenle hem etik hem de hukuki açıdan son derece titiz bir süreç yürütülmesi gerekir.
Bahariye Hukuk olarak, soybağının reddi davaları başta olmak üzere tüm aile hukuku süreçlerinde müvekkillerimize uzman desteği sağlamaktayız. Kadıköy merkezli ekibimizle, sürecin hem duygusal hem de hukuki yönlerini gözeterek profesyonel danışmanlık sunuyoruz.
Soybağının Reddi Davasının Tanımı ve Hukuki Dayanağı
Soybağının reddi davası, evlilik birliği içinde doğan bir çocuğun, nüfus kayıtlarında yer alan baba ile biyolojik bağının bulunmadığının ispatlanması amacıyla açılan bir aile hukuku davasıdır. Bu dava, bir çocuğun babalık ilişkisinin hukuken geçersiz kılınması ve gerçeğe uygun soybağı düzeninin tesis edilmesi için başvurulan yoldur.
Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 285. maddesi, “Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içinde doğan çocuğun babası, annenin kocasıdır.” hükmüyle babalık karinesini düzenler. Bu karine, toplumsal düzenin korunması amacıyla getirilmiştir; çünkü çocukların babalık statüsünün belirsiz kalmaması gerekir. Ancak bazen bu karine, biyolojik gerçekliğe aykırı sonuçlar doğurabilir. Örneğin; uzun süredir ayrı yaşayan eşler, çocuğun doğum zamanında birlikte değillerse veya baba tıbben çocuk sahibi olamayacak durumdaysa, yasal babalık ilişkisi gerçeği yansıtmayabilir.
Bu durumlarda, koca ya da diğer hak sahipleri soybağının reddi davası açarak babalık karinesini çürütmeyi talep edebilirler. Mahkeme tarafından karine geçersiz kılındığında, çocuğun babası olarak gözüken kişiyle arasındaki soybağı ortadan kalkar. Ancak dikkat edilmesi gereken husus, bu davanın yalnızca mevcut babalık bağını sona erdirdiğidir; çocuğun gerçek babasıyla yeni bir soybağı ilişkisi kurulmuş olmaz. Gerçek babanın belirlenebilmesi için ayrıca babalık davası açılması gerekir.
Bu dava türü, yalnızca bireysel hakları değil, aile bütünlüğü, kimlik hakkı ve toplum düzeni bakımından da büyük önem taşır. Doğru soybağı ilişkisi, miras, nafaka, velayet ve vatandaşlık gibi birçok hukuki statünün temelini oluşturur. Dolayısıyla soybağının reddi davaları, hem etik hem de hukuki açıdan hassasiyetle yürütülmesi gereken süreçlerdir.
Soybağının Reddi Davasını Kimler Açabilir ve Süresi Nedir?
Soybağının reddi davası, herkes tarafından açılamaz. Kanun koyucu, bu davayı açma hakkını sadece belirli kişilere tanımıştır. TMK’nın 286 ve 289. maddelerine göre davayı açabilecek kişiler şunlardır:
Koca (Baba olarak gözüken kişi): Çocuğun kendisinden olmadığını öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde soybağının reddi davası açabilir. Bu süre hak düşürücü süredir; dolayısıyla geçmesi hâlinde dava hakkı ortadan kalkar. Koca, çocuğun doğumundan haberdar olduktan sonra bu süreyi kaçırmamalıdır.
Çocuk: Ergin olduğunda, kendisiyle nüfus kayıtlarında baba olarak gözüken kişi arasında biyolojik bağ bulunmadığını öğrenirse, erginliğinden itibaren bir yıl içinde soybağının reddini talep edebilir.
Cumhuriyet Savcısı: Özellikle kamu düzenini ilgilendiren, çocuğun veya annenin yaşamaması gibi durumlarda, çocuk yararını gözeterek re’sen bu davayı açabilir.
Bu süreler, tarafların dava hakkını koruma amacı taşırken aynı zamanda aile birliğinin sürekli sarsılmasını önlemek için de sınırlıdır. Sürenin geçirilmesi hâlinde mahkeme, davayı esas yönünden değil, süre yönünden reddeder. Ancak bazı istisnai hallerde (örneğin, davacının uzun süre yurt dışında olması, sağlık sorunları veya çocuğun gerçek durumunu geç öğrenmesi gibi) mahkeme süreyi makul gerekçelerle esnetebilir.
Dava, çocuğun veya davacının yerleşim yeri aile mahkemesinde açılır. Görevli mahkeme yalnızca aile mahkemesidir. Eğer ilgili yerde aile mahkemesi bulunmuyorsa, asliye hukuk mahkemesi aile mahkemesi sıfatıyla davaya bakar.
Soybağının reddi davasında, taraflar genellikle hem hukuki hem de duygusal olarak zorlu bir süreç yaşarlar. Bu nedenle sürecin uzman bir aile hukuku avukatı tarafından yürütülmesi son derece önemlidir. Bahariye Hukuk olarak bu davalarda müvekkillerimizin hem hukuki haklarını hem de çocuk yararını gözeterek titiz bir temsil sağlamaktayız.
Soybağının Reddi Davasında İspat Yükü ve DNA Testi
Soybağının reddi davasında en kritik aşamalardan biri ispat sürecidir. Türk hukuk sisteminde genel kural olarak iddia eden ispatla yükümlüdür. Dolayısıyla çocuğun babasının kendisi olmadığını iddia eden koca, bu iddiasını güçlü delillerle desteklemek zorundadır.
Bu noktada en belirleyici delil DNA testidir. Modern tıp teknolojileri sayesinde DNA testi, babalık ilişkisinin tespiti açısından %99,9 oranında doğruluk sağlar. Mahkeme, taraflardan birinin talebi üzerine veya re’sen genetik inceleme yapılmasına karar verebilir. Taraflardan biri DNA testine rıza göstermezse, bu durum hâkim tarafından aleyhe delil olarak değerlendirilebilir.
DNA testinin yanı sıra;
Tanık ifadeleri,
Seyahat kayıtları,
Tarafların cinsel ilişki veya birlikte yaşam durumuna dair belgeler,
Çocuğun doğum zamanı ile babanın fiilî durumunu gösteren deliller
de mahkemece dikkate alınır.
Ancak DNA testi sonuçları bile tek başına otomatik hüküm doğurmaz; mahkeme tüm delilleri serbest değerlendirme ilkesi uyarınca birlikte inceler. Eğer deliller babalık karinesini çürütecek nitelikteyse, mahkeme soybağının reddine karar verir.
Bu davalarda hâkimin rolü son derece aktiftir. Hâkim, çocuğun menfaatini her aşamada gözetmekle yükümlüdür. DNA testi sonucunda bile, çocuğun psikolojik ve sosyal durumunu etkileyebilecek sonuçlar doğabileceğinden, karar süreci dikkatle yürütülür.
Bahariye Hukuk olarak soybağının reddi davalarında müvekkillerimizin delil toplama, genetik test süreci ve mahkeme stratejisinde hukuki desteğini sağlıyoruz. Kadıköy merkezli ofisimizde bu tür aile hukuku davalarını gizlilik ve profesyonellik ilkeleri çerçevesinde yürütmekteyiz.
Dava Süreci ve Mahkemenin Değerlendirmesi
Soybağının reddi davası, hem hukuki hem de duygusal açıdan oldukça hassas bir süreçtir. Bu nedenle dava süreci, aile mahkemesi nezdinde ve büyük bir titizlikle yürütülür.
Dava, davacının yetkili mahkemeye başvurarak dilekçe vermesiyle başlar. Dilekçede; çocuğun doğum tarihi, mevcut soybağına ilişkin bilgiler, iddia edilen gerekçeler ve dayanak deliller açıkça belirtilmelidir. Davacı, soybağının gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek bu iddiasını bilimsel ve somut delillerle desteklemek zorundadır.
Mahkeme süreci genellikle şu adımlarla ilerler:
Dava dilekçesinin incelenmesi ve taraflara tebliğ: Mahkeme, davayı şekli yönden inceler ve tarafları bilgilendirir.
Delillerin sunulması: Taraflar tanık, belge, fotoğraf, yazışma ve özellikle DNA testi gibi delilleri sunar.
Genetik inceleme: Mahkeme, gerekli gördüğünde Adli Tıp Kurumu veya yetkili laboratuvar aracılığıyla DNA testi yapılmasına karar verebilir.
Tanık ve beyanların dinlenmesi: Hâkim, tarafların yaşam koşullarını, evlilik ilişkisini ve çocuğun doğum zamanındaki durumu dikkate alır.
Değerlendirme ve karar aşaması: Tüm delillerin birlikte incelenmesi sonucunda, hâkim babalık karinesinin çürütülüp çürütülmediğine karar verir.
Mahkeme, bu süreçte çocuğun üstün yararını daima gözetir. Soybağının kaldırılmasının çocuğun psikolojik ve sosyal gelişimi üzerindeki etkileri dikkate alınır. Ancak hukuki gerçeklik üstün geldiğinde, soybağının reddine hükmedilebilir.
Bu süreçte tarafların mutlaka uzman bir aile hukuku avukatı ile temsil edilmesi önerilir. Çünkü dava, yalnızca teknik bir süreç değil; delil stratejisi, süre yönetimi ve etik denge gerektiren bir hukuki mücadeledir. Bahariye Hukuk olarak soybağının reddi davalarında, müvekkillerimizin haklarını korurken çocuk yararını da öncelikli olarak gözetiyoruz.
Kararın Sonuçları ve Nüfus Kayıtlarına Etkisi
Soybağının reddi davasının kabul edilmesiyle birlikte, mahkeme mevcut babalık bağını hükmen ortadan kaldırır. Bu karar kesinleştiğinde, çocuğun nüfus kayıtlarında baba olarak görünen kişiyle arasındaki soybağı hukuken sona erer.
Mahkeme kararı kesinleştikten sonra, nüfus müdürlüğüne bildirim yapılır. Nüfus kayıtlarında çocuğun babası kısmı boş bırakılır ve “baba hanesi boş” olarak düzenlenir. Çocuğun soyadı da buna bağlı olarak değişebilir. Ancak soybağının reddi kararı, çocuğun annesiyle olan hukuki bağını etkilemez; anneyle soybağı devam eder.
Bu kararın sonuçları yalnızca nüfus kaydıyla sınırlı kalmaz. Hukuki anlamda da birçok sonucu beraberinde getirir:
Çocuğun babadan olan miras hakkı ortadan kalkar.
Baba, çocuğa karşı olan nafaka yükümlülüğünden kurtulur.
Çocuğun babanın soyadını taşıma hakkı sona erer.
Babalığa bağlı velayet, vatandaşlık veya diğer haklar hükümsüz hâle gelir.
Bununla birlikte, kararın çocuğun sosyal kimliğini doğrudan etkilediği unutulmamalıdır. Bu nedenle mahkemeler, çocuk yararını korumak amacıyla kararların gizli şekilde yürütülmesini ve nüfus kayıtlarının korunmasını sağlar.
Bahariye Hukuk, soybağının reddi davalarında yalnızca dava sürecinde değil, kararın uygulanması aşamasında da müvekkillerine rehberlik eder. Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi, soyadı değişiklikleri ve ilgili miras düzenlemeleri konusunda profesyonel danışmanlık sunmaktayız.
Uygulamada Karşılaşılan Özel Durumlar
Soybağının reddi davası, teorik olarak açık bir hukuki çerçeveye sahip olsa da uygulamada bazı özel durumlar karmaşık sonuçlar doğurabilir. Bu özel durumların başlıcaları şunlardır:
Evlat Edinme Durumu
Evlat edinilen çocukla evlat edinen arasında kurulan soybağı, mahkeme kararıyla gerçekleştiği için soybağının reddi davasına konu olamaz. Bu durumda evlat edinmenin iptali davası gündeme gelir.
Evliliğin Sona Ermesinden Sonra Doğan Çocuk
Evliliğin sona ermesinden sonraki 300 gün içinde doğan çocuk, önceki eşin çocuğu sayılır. Bu durumda yeni eş, babalık karinesinin kaldırılması için soybağının reddi davası açabilir. Eğer anne yeniden evlenmişse, yeni kocanın da “soybağının reddi” veya “babalık” davası açma hakkı olabilir.
Çocuğun Gerçek Babasının Belli Olduğu Durumlar
Bazı durumlarda, çocuğun gerçek babası toplumca biliniyor veya DNA testleriyle kanıtlanabiliyor olabilir. Ancak soybağının reddi davası yalnızca mevcut soybağının ortadan kaldırılmasını amaçladığından, mahkeme bu delilleri “babalık karinesi” açısından değerlendirir. Gerçek babanın tanınması veya kayda geçirilmesi için ayrıca babalık davası açılması gerekir.
Çocuğun Rızası ve Menfaati
Çocuk erginse ve soybağının reddi davası onun menfaatine açıkça aykırıysa, mahkeme davayı reddedebilir. Özellikle uzun yıllardır babası olarak gördüğü kişiyle duygusal bağ kurmuş olan çocukların durumunda, mahkemeler sosyal bağları da dikkate alır.
Yargıtay Uygulamaları
Yargıtay kararlarında, soybağının reddi davalarında DNA testinin en güçlü delil olduğu vurgulanmaktadır. Ancak test sonucuna rağmen usul eksiklikleri, süre aşımı veya çocuğun menfaatinin ihlali söz konusuysa, karar bozulabilir. Dolayısıyla yargısal süreçte hem delil yönetimi hem de usul titizliği hayati önem taşır.
SSS – Soybağının Reddi Davası
Yetkili ve görevli mahkeme neresidir? Davayı nerede açmalıyım?
Soybağının reddi davasında görevli mahkeme aile mahkemesidir. Yetki bakımından kural olarak davacının veya çocuğun yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Aile mahkemesi olmayan yerlerde asliye hukuk mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla bakar. Uygulamada delillerin toplanması (DNA, tanıklar, sağlık kayıtları vb.) nerede kolay ve hızlı ise, o yer mahkemesinde takip etmek pratik avantaj sağlar.
Dava gizli mi görülür? Çocuğun mahremiyeti nasıl korunur?
Evet, mahkemeler bu tür dosyalarda çocuğun üstün yararı ve mahremiyetini korumak için duruşmaları çoğunlukla kapalı yapar; dosyada kimlik ve sağlık verileri sınırlı erişimle korunur. Kararların üçüncü kişilerce paylaşılması da kısıtlanabilir. Bahariye Hukuk olarak, dilekçe ve delil sunumunda kişisel verilerin korunmasına azami özen gösteriyor, gerekli gizlilik taleplerini dosyaya iletiyoruz.
Süreyi kaçırırsam (1 yıllık hak düşürücü süre) hiç mi yol yok?
Koca ve çocuk için kanundaki 1 yıllık süre kural olarak hak düşürücüdür; süre geçerse dava reddedilir. Ancak uygulamada, gerçeği sonradan öğrenme veya fiilî/hukukî engeller (ör. ağır hastalık, uzun süre yurtdışında bulunma, aldatılma nedeniyle öğrenememe) gibi haller ileri sürülerek sürenin başlangıcı tartışılabilir. Bu, dosya özelinde strateji ve delil gerektirir; her dosyada mümkün olmayabilir.
DNA örneğini izinsiz almak (saç, bardak vb.) hukuken geçerli delil sayılır mı?
Hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen deliller kural olarak kabul edilmez. Gizlice alınmış biyolojik örnekler, özel hayatın gizliliğini ihlal edebilir ve mahkeme bu tür delilleri dışlayabilir. En sağlıklı yol, mahkeme kararıyla yetkili kurumda DNA incelemesidir. Aksi, davayı zayıflatabilir ve karşı tarafa suç duyurusu imkânı doğurabilir.
Dava sürerken nafaka, velayet ve kişisel ilişki nasıl etkilenir?
Soybağının reddi kararı kesinleşene kadar mevcut hukukî durum geçerlidir: babalık statüsü, buna bağlı nafaka ve velayet düzeni yürür. Ancak dava aşamasında çocuğun yararı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir talep edilebilir (ör. kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi). Karar kesinleşince babalık bağı kalkarsa, buna bağlı nafaka/velayet statüsü de yeniden ele alınır.
Karar kesinleşirse geçmişte ödenen nafakaları geri alabilir miyim?
Genel kural, geçmişte kesinleşmiş yargı kararlarına dayanılarak ödenen nafakanın geri istenemeyeceği yönündedir. Ancak istisnai durumlar (kötüniyet, hile gibi ağır hâller) ileri sürülebilir. Bu tür talepler farklı bir hukukî yol ve yüksek ispat standardı gerektirir; dosya bazlı analiz yapılmalıdır.
Soyadı ve nüfus kaydı nasıl değişir? E-Devlet/Nüfus işlemleri ne sürer?
Karar kesinleşince mahkeme Nüfus Müdürlüğü’ne yazı yazar; çocukla “baba” hanesi kaldırılır, soyadı etkilenebilir. Uygulamada nüfus kayıt güncellemeleri birkaç idari adım içerir; e-Devlet’te görünürlük için sistemsel senkron biraz zaman alabilir. Gerekirse nüfusa mütalaa/dilekçe ile süreç hızlandırılır; okul, sigorta, banka gibi kurumlarda da belge ibrazı gerekebilir.
Babalık karinesi: Boşanma sonrası 300 gün kuralı karışık durumlar yaratırsa ne olur?
Evliliğin bitiminden 300 gün içinde doğan çocuk, eski kocanın çocuğu sayılır (karine). Anne bu süre dolmadan yeniden evlenirse, karışık bir üçlü durum (eski koca – yeni koca – biyolojik baba iddiası) doğabilir. Çözüm, soybağının reddi ile birlikte veya akabinde babalık davası gibi kombine stratejilerle sağlanır; mahkeme DNA ile karineyi çürütür.
Gerçek babanın kayda geçirilmesi otomatik mi?
Hayır. Soybağının reddi davası yalnızca mevcut babalık bağını kaldırır; gerçek babanın kaydı kendiliğinden oluşmaz. Gerçek babalık için ayrıca babalık davası (veya tanıma) gerekir. Çocuğun kimlik hakkı ve üstün yararı açısından iki davanın zamansal ve stratejik koordinasyonu önemlidir.
Babanın ölümü halinde ya da miras çekişmesi varsa süreç nasıl işler?
Koca ölse dahi miras ve soybağı ilişkisi yönünden mirasçılar/savcı eliyle hukuki süreçler gündeme gelebilir. Soybağının reddi kararı, miras paylarını etkiler; karar kesinleşmeden miras intikali tamamlanmışsa, geriye dönük tasfiye/istirdat iddiaları dosya özelinde tartışılır. Bu alanda usul ve delil yönetimi kritik önemdedir.
Yurt dışında yapılan DNA/mahkeme kararlarının Türkiye’de geçerliliği (tanıma-tenfiz)?
Yabancı ülkede alınan mahkeme kararı veya resmî DNA raporu Türkiye’de doğrudan hüküm doğurmaz. Aile hukukuna ilişkin kararlar için çoğu zaman tanıma/tenfiz davası gerekir; delil niteliğindeki belgeler de usulüne uygun tercüme-apostil ile dosyaya sunulmalıdır. Uluslararası aile hukukunda adım sıralaması ve belge standardı davanın hızını belirler.
Anne tek başına soybağının reddi davası açabilir mi?
Kural olarak anneye doğrudan tanınmış bağımsız bir “soybağının reddi” davası hakkı yoktur; dava hakkı koca, çocuk ve uygun hâllerde Cumhuriyet savcısı üzerindedir. Ancak anne, çocuğun yararı ve maddi gerçeğin ortaya çıkması için delil sunabilir, sürece katılabilir ve gerekli başvuruları destekleyebilir. Dosya stratejisinde annenin aktif rolü ispatı güçlendirebilir.
Evlat edinmede soybağının reddi mümkün mü?
Evlat edinme, mahkeme kararıyla kurulan özel bir soybağı türüdür; burada yol “evlat edinmenin iptali”dir. Şartları çok sınırlıdır ve çocuk yararı en üst düzeyde gözetilir. DNA ile biyolojik bağ ileri sürmek, evlat edinmenin iptali için tek başına yeterli değildir.
Masraflar, harçlar ve yargılama giderleri kime yüklenir?
Yargılama sonunda haksız çıkan tarafa yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yükletilir. DNA test ücretleri başlangıçta avans olarak yatırılabilir; sonuçlara göre nihai yüklenme yapılır. Maddi durum elverişsizse adli yardım imkânı değerlendirilebilir.
Taraflar anlaşırsa (uzlaşma/feragat) dava biter mi?
Soybağı kamu düzenine ilişkin olduğundan, tarafların salt anlaşması yeterli değildir; mahkeme delilleri değerlendirir ve hüküm verir. Davadan feragat mümkündür; ancak feragat, maddi gerçeğin tespitine engel olacaksa mahkeme çocuk yararı çerçevesinde resen işlemler yapabilir.
Çocuğun psikolojik etkilenmesi: Mahkeme psikososyal destek sağlar mı?
Aile mahkemeleri gerektiğinde sosyal inceleme raporu (SİR) isteyebilir; çocuk/ailenin psikolojik durumu uzmanlarca değerlendirilir. Duruşma-ifade süreçleri çocuk dostu yöntemlerle yürütülür. Aileye psikososyal destek yönlendirmesi yapılabilir.
Aynı anda hem soybağının reddi hem babalık davası açılabilir mi?
Evet; pratikte doğru soybağının hızla kurulması için eşzamanlı veya ardışık stratejiler kullanılır. Önce mevcut bağın kaldırılması (reddi), ardından gerçek babalık ilişkisinin kurulması (babalık davası/tanıma) hedeflenir. Zamanlamayı, delil durumunu ve çocuğun yararını gözeterek planlamak gerekir.
Delil toplanırken dijital yazışmalar, fotoğraflar, konum kayıtları kullanılabilir mi?
Uygun şekilde elde edilmiş ve hukuka uygun deliller (mesaj kayıtları, uçuş/konaklama belgeleri, resmi sağlık raporları vb.) değerlendirilebilir. Gizli çekim, hukuka aykırı erişim, şantaj amaçlı toplama gibi yöntemler delil yasağına takılır ve ters etki yaratır.
Sonuç
Soybağının reddi davası, aile hukukunun en karmaşık ve duygusal yönleriyle öne çıkan dava türlerinden biridir. Bu süreç, yalnızca biyolojik gerçeğin değil, aynı zamanda çocuğun kimliğinin, psikolojik bütünlüğünün ve toplumsal statüsünün de yeniden şekillendiği bir hukuk yoludur. Dava süresince doğru strateji izlenmediğinde, hem zaman hem de hak kaybı yaşanabilir. Bu nedenle davanın, hem hukuki teknik bilgiye hem de duygusal hassasiyetlere sahip bir uzman eşliğinde yürütülmesi büyük önem taşır.
Bahariye Hukuk olarak, Kadıköy merkezli tecrübeli ekibimizle soybağının reddi, babalık, velayet, nafaka ve boşanma davalarında müvekkillerimize kapsamlı destek sunmaktayız. Her dosyada, hem çocuğun üstün yararını hem de müvekkillerimizin kişisel haklarını korumayı temel ilke olarak benimsiyoruz.
Aile içi uyuşmazlıklarda doğru hukuki danışmanlık, ileride doğabilecek miras, nafaka veya velayet sorunlarının önüne geçmek açısından kritik önemdedir. Bu nedenle soybağının reddi davası açmayı düşünen kişilerin, sürecin her aşamasında Kadıköy aile hukuku avukatı desteği alması tavsiye edilir.
Bahariye Hukuk, yalnızca soybağı ve babalık konularında değil, aynı zamanda boşanma davaları, mal paylaşımı, velayet düzenlemesi ve nafaka talepleri gibi tüm özel hukuk alanlarında müvekkillerine profesyonel destek sağlamaktadır. Alanında uzman boşanma avukatı ekibimiz, her bir vakayı gizlilik, şeffaflık ve stratejik yaklaşımla ele alır.
Eğer siz de soybağının reddi, babalık ilişkisi, boşanma ya da miras konularında hukuki destek arıyorsanız, Kadıköy boşanma avukatı olarak Bahariye Hukuk ekibiyle iletişime geçebilirsiniz. Her dosya sizin özel durumunuza göre analiz edilir; doğru hukuki yol haritası belirlenir ve sürecin güvenli biçimde yönetilmesi sağlanır.
Bahariye Hukuk — Ailenizi, haklarınızı ve geleceğinizi korumak için yanınızda.
📞 Hukuki durumunuzu değerlendirmek ve süreci haklarınızı koruyarak yönetmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Hizmetlerimize ve bilgilendirici içeriklerimize ulaşmak için YouTube kanalımızı da ziyaret edebilirsiniz.
📍 Ofisimiz: Caferağa Mahallesi General Asım Gündüz Caddesi No:102/3 Kadıköy/İSTANBUL
📞 Telefon: 0533 558 68 87
🌐 Web: https://bahariyehukuk.com/
🗺️ Yol tarifi için tıklayın.