Sosyal medya üzerinden tehdit suçu, dijital çağda en sık rastlanan ve ceza hukuku açısından en ciddi sonuçlar doğuran suçlardan biridir. İnternetin ve sosyal medya platformlarının günlük hayatın ayrılmaz bir parçası haline gelmesiyle birlikte insanlar arasındaki iletişim kolaylaşmış, ancak bu durum aynı zamanda suçların işlenme biçimlerini de değiştirmiştir. Eskiden yalnızca yüz yüze veya telefon aracılığıyla karşılaşılan tehditler, artık Instagram, Twitter (X), Facebook, TikTok, YouTube ya da WhatsApp gibi dijital mecralarda yoğun şekilde görülmektedir.
Türk Ceza Kanunu, kişilerin huzur ve güven içinde yaşama hakkını korumak amacıyla TCK 106. madde kapsamında tehdit suçunu düzenlemiştir. Bu maddeye göre, bir başkasına “haksız bir zarara uğratacağı” yönünde korku ve kaygı uyandıracak sözler söylemek ya da mesaj göndermek tehdit suçunu oluşturur. Sosyal medya aracılığıyla yapılan tehditler de aynı kapsamda değerlendirilir ve ciddi cezai yaptırımlara tabidir.
Örneğin; Instagram’da doğrudan mesaj yoluyla “sana zarar vereceğim” şeklinde tehdit içeren bir ifade göndermek, Twitter’da (X) birini alenen hedef alarak şiddet tehdidinde bulunmak ya da WhatsApp üzerinden borç ödemeyen kişiye yönelik “ödemediğin takdirde sana zarar veririm” mesajı atmak, doğrudan sosyal medya üzerinden tehdit suçu kapsamında ele alınır. Bu tür eylemler yalnızca mağdurun ruhsal dünyasında derin kaygılar yaratmakla kalmaz, aynı zamanda toplum düzenini de zedeler.
Bu makalede, sosyal medya üzerinden tehdit suçunun tanımını, unsurlarını, Türk Ceza Kanunu’ndaki yerini, Yargıtay kararlarındaki uygulamalarını ve mağdurların başvurabileceği hukuki yolları ele alacağız. Ayrıca tehdit ile hakaret arasındaki farklara değinecek, en sık sorulan sorulara yanıtlar vererek konunun pratikte nasıl ele alındığını açıklayacağız.
Sosyal Medya Üzerinden Tehdit Suçunun Tanımı
Tehdit suçu, Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen ve bireylerin güvenli yaşam hakkını doğrudan koruyan bir suç tipidir. En genel anlamıyla tehdit, bir kişiye veya onun yakınlarına zarar verileceği yönünde sözlü, yazılı veya davranışsal bir uyarıda bulunarak korku ve endişe yaratmaktır. Tehdidin amacı mağduru baskı altına almak, onun iradesini etkilemek veya belirli bir davranışa zorlamaktır.
Sosyal medya üzerinden tehdit suçu ise, bu eylemin dijital platformlar aracılığıyla işlenmesi durumunu ifade eder. Instagram, Twitter (X), TikTok, Facebook, YouTube ve WhatsApp gibi uygulamalar üzerinden yapılan tehdit içerikli mesajlar, yorumlar veya paylaşımlar, suçun en sık görülen örnekleridir.
Örneğin:
Instagram DM’den “adresini biliyorum, sana zarar vereceğim” mesajı atmak,
Twitter’da bir kişiyi etiketleyerek “seni sokakta gördüğümde hesap soracağım” yazmak,
WhatsApp üzerinden “ödemeyi yapmazsan başına iş alırsın” mesajı göndermek,
TikTok canlı yayınında birini hedef alıp “bu kişi hayatının hatasını yapacak” gibi tehdit ifadeleri kullanmak,
doğrudan sosyal medya üzerinden tehdit suçu kapsamına girer. Burada önemli olan, söz konusu ifadenin mağdurda korku ve endişe yaratmaya elverişli olmasıdır. Şaka, alay ya da belirsiz sözler her zaman suç sayılmayabilir; fakat failin kastı ve mesajın niteliği birlikte değerlendirildiğinde tehdit niteliği taşıyıp taşımadığına mahkemeler karar verir.
TCK 106 Maddesi ve Hukuki Dayanak
Tehdit suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 106. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre:
Hayata, vücut bütünlüğüne veya cinsel dokunulmazlığa yönelik tehdit: Fail, bir kişiyi ya da yakınlarını öldürmek, yaralamak veya cinsel dokunulmazlığına zarar vermekle tehdit ederse 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Malvarlığına yönelik tehdit: Fail, bir kişiye ait malvarlığına zarar vereceğini söyleyerek tehdit ederse 6 aya kadar hapis veya adli para cezası uygulanır.
Nitelikli tehdit halleri: Eğer tehdit
Silahla,
Birden fazla kişiyle birlikte,
Suç örgütü adına veya örgütün verdiği talimatla,
Alenen (herkesin görebileceği şekilde) işlenirse, ceza yarı oranında artırılır.
Sosyal medya üzerinden tehdit suçu işlenirken çoğu zaman aleniyet unsuru ortaya çıkar. Çünkü tehdit mesajı sadece mağdura değil, aynı zamanda takipçilere, kamuya açık bir gönderi veya yorum üzerinden de yapılabilir. Örneğin bir kişinin Twitter hesabında binlerce takipçisi önünde tehdit edilmesi, yalnızca mağdurda değil, toplumda da ciddi bir infial yaratır. Bu nedenle mahkemeler, sosyal medya tehditlerini daha ağır değerlendirmektedir.
Ayrıca, sosyal medyada tehditlerin önemli bir kısmı fake (sahte) hesaplar üzerinden yapılmaktadır. Bu tür durumlarda failin kimliğinin tespiti için bilişim suçları birimleri devreye girer; IP adresleri, cihaz bilgileri ve dijital log kayıtları incelenerek fail tespit edilir. Dolayısıyla anonim hesapların arkasına saklanmak, suçun cezai sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.
Sosyal Medya Üzerinden Tehditin Unsurları
Bir davranışın sosyal medya üzerinden tehdit suçu sayılabilmesi için, kanunda öngörülen unsurların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Bunlar şu şekilde özetlenebilir:
Fail
Tehdit suçunu işleyen kişidir. Fail herhangi bir kişi olabilir; mağdurla akrabalık, iş ilişkisi, arkadaşlık veya tamamen yabancılık ilişkisi bulunabilir. Failin gerçek kimliğini gizlemesi (sahte hesap kullanması) cezai sorumluluğunu ortadan kaldırmaz.
Mağdur
Tehdit edilen kişidir. Mağdurun bu tehdidi algılaması ve bundan dolayı korku duyması gerekir. Örneğin, kamuya açık bir paylaşımda mağdurun adı açıkça yazılmışsa, tehdit doğrudan ona yönelmiş kabul edilir.
Tehdit Unsuru (Fiil)
Failin mağdura karşı kullandığı ifade, mağdurun güvenliği veya malvarlığı üzerinde haksız bir zarar oluşturacağını bildirmelidir. Bu ifade yazılı bir mesaj, ses kaydı, görüntü, emoji (örneğin bıçak, tabanca emojisi) ya da ima yoluyla dahi olabilir. Yargıtay içtihatlarına göre, “ima yoluyla” tehdit de suç kapsamında değerlendirilmektedir.
Kast
Tehdit suçu yalnızca kasten işlenebilir. Fail, mağdurda korku ve kaygı yaratmak amacıyla hareket etmelidir. Şaka veya alay niteliğindeki ifadeler kast unsuru taşımıyorsa suç oluşmaz. Ancak pratikte, failin “şakaydı” savunması çoğunlukla kabul görmez; mağdurda korku yaratmaya elverişli sözler tehdit olarak değerlendirilir.
Sosyal Medya Unsuru
Tehdidin sosyal medya üzerinden yapılması, suçun işleniş biçimini dijital alana taşır. Bu durumda:
Mesajlar (DM, WhatsApp vb.),
Yorumlar,
Paylaşımlar,
Görüntü veya ses kayıtları,
tehdit aracı olarak kullanılabilir. Özellikle sosyal medya ortamında tehdit, kısa sürede geniş kitlelere ulaştığı için mağdur üzerindeki psikolojik baskı çok daha güçlü olur.
Yargıtay Kararlarında Sosyal Medya Üzerinden Tehdit
Yargıtay, sosyal medya üzerinden tehdit suçuna ilişkin çok sayıda karar vermiştir. Bu kararlar, hangi davranışların tehdit sayılacağı, kastın nasıl belirleneceği ve aleniyet unsurunun nasıl değerlendirileceği açısından yol göstericidir.
Örneğin, Yargıtay 4. Ceza Dairesi, bir kararında Facebook üzerinden mağdura “seni bulacağım, seni öldüreceğim” şeklinde mesaj gönderen sanığın eylemini tehdit suçu kapsamında değerlendirmiş ve mahkûmiyet kararını onamıştır. Burada tehdit mesajı doğrudan mağdurun can güvenliğine yönelmiş ve mağdurda korku yaratmaya elverişli bulunmuştur.
Başka bir kararda ise, Twitter (X) üzerinde yapılan tehdit içerikli paylaşımın “aleniyet” unsurunu oluşturduğu vurgulanmıştır. Çünkü paylaşım yalnızca mağdura değil, aynı zamanda yüzlerce takipçiye de açıktır. Bu nedenle tehdit suçunun nitelikli hali kabul edilmiş ve failin cezası artırılmıştır.
Yargıtay ayrıca, tehdit içeren ifadelerin bağlama göre değerlendirilmesi gerektiğini de belirtmektedir. Örneğin, “senin hesabını kapatırım” gibi dijital ortama ilişkin bir söz doğrudan tehdit sayılmayabilir; fakat “sana zarar veririm, evine geleceğim” gibi ifadeler mağdurda korku yaratmaya elverişli olduğu için tehdit kabul edilmektedir. Yargıtay’ın bu yaklaşımı, sosyal medyada sık rastlanan tartışmaların her zaman tehdit suçunu oluşturmayacağını, ancak ciddi ve somut korku yaratabilecek ifadelerin cezalandırılacağını göstermektedir.
Tehdit Suçunda Mağdurun Başvurabileceği Hukuki Yollar
Sosyal medya üzerinden tehdit suçuna maruz kalan kişiler, haklarını korumak için birden fazla hukuki yola başvurabilir. Bu süreçte hızlı hareket etmek çok önemlidir, çünkü dijital ortamda deliller kolayca silinebilir.
Cumhuriyet Savcılığı’na Suç Duyurusu
Mağdur, tehdit içerikli mesajları veya paylaşımları ekran görüntüsü alarak delil niteliğinde savcılığa sunabilir. Savcılık, gerekli incelemeleri yaparak kamu davası açar.
Polis veya Jandarma Siber Suçlar Birimine Başvuru
Failin sahte hesap kullanması halinde, IP adresi ve dijital izler takip edilerek failin kimliği tespit edilir.
Sulh Ceza Hâkimliği’ne Başvuru
Tehdit içerikli paylaşımın sosyal medya üzerinde yayılması halinde, mağdur içeriklerin kaldırılması ve erişimin engellenmesi için hâkimliğe başvurabilir. Bu kararlar çoğunlukla hızlı bir şekilde alınır.
Koruma Tedbirleri
Tehdit devam ediyorsa, mağdur Aile Mahkemesi’ne veya Sulh Ceza Hâkimliği’ne başvurarak “yaklaşmama kararı” veya diğer koruma tedbirleri talep edebilir.
Manevi Tazminat Davası
Ceza davasının yanında, mağdur, kişilik haklarının zedelenmesi nedeniyle hukuk mahkemelerinde manevi tazminat davası da açabilir. Özellikle sosyal medyada yapılan aleni tehditler, mağdurun toplum içinde saygınlığını zedelediğinden yüksek tazminat taleplerine konu olabilir.
Bu yollar, mağdurun hem kısa vadede güvenliğini sağlamayı hem de uzun vadede uğradığı zararın giderilmesini hedefler.
Sosyal Medyada Tehdit ile Hakaret Arasındaki Fark
Sosyal medya ortamında sıkça karıştırılan iki suç tipi vardır: tehdit ve hakaret. Her ikisi de mağdurun kişilik haklarını zedeleyen eylemler olsa da hukuki açıdan farklılık gösterir.
Tehdit
Fail, mağduru korkutmak, yıldırmak veya baskı altına almak amacıyla gelecekteki bir zarar ihtimalini bildirir. Örneğin “evini yakacağım”, “sana zarar vereceğim” ifadeleri tehdit suçunu oluşturur. Burada mağdurda korku ve endişe yaratma amacı vardır.
Hakaret
Fail, mağdurun şeref ve saygınlığını zedeleyecek sözler söyler. Örneğin “ahlaksızsın”, “karaktersizsin” gibi ifadeler hakaret suçunu oluşturur. Burada mağdurun toplumdaki itibarı hedef alınmaktadır.
İki suç arasındaki fark şu şekilde özetlenebilir:
Tehdit, geleceğe dönük bir zarar ihtimali içerir; mağdurda korku yaratır.
Hakaret ise, mevcut bir itibarı zedeleme eylemidir; mağdurun toplumdaki onurunu ve haysiyetini hedef alır.
Uygulamada bazı ifadeler hem hakaret hem tehdit içerebilir. Örneğin, “sen adi birisin, seni bulup döveceğim” şeklindeki söz hem mağdurun onurunu zedelediği için hakaret, hem de geleceğe dönük zarar tehdidi içerdiği için tehdit suçu oluşturabilir. Bu gibi durumlarda fail iki ayrı suçtan sorumlu tutulabilir.
Sık Sorulan Sorular (SSS)
Sosyal medya üzerinden gelen tehdit mesajı suç sayılır mı?
Evet. Türk Ceza Kanunu’na göre, bir kişinin başka birine zarar vereceğini bildiren ve mağdurda korku yaratmaya elverişli her mesaj, tehdit suçunu oluşturur. Bu mesajın sözlü, yazılı ya da görsel olması fark etmez. Instagram DM, WhatsApp mesajı, Twitter (X) paylaşımı veya TikTok yorumu ile iletilmiş olması, suçun niteliğini değiştirmez. Önemli olan, mağdurun bu ifadelerden korku ve endişe duymasıdır.
Sahte (fake) hesap üzerinden tehdit edilmem halinde fail bulunabilir mi?
Evet. Fail kimliğini gizlemek amacıyla sahte hesap kullanmış olsa bile, bilişim suçları birimleri IP adresi, cihaz bilgileri ve dijital izler üzerinden gerçek kimliği tespit edebilir. Yargıtay içtihatlarına göre, sahte hesap kullanılması suçu ortadan kaldırmaz, aksine kastı daha net ortaya koyabilir.
Sosyal medya üzerinden yapılan tehdit şaka amacıyla yapılmışsa yine de suç olur mu?
Failin “şakaydı” savunması çoğu zaman kabul edilmez. Eğer ifade mağdurda objektif olarak korku yaratmaya uygunsa tehdit sayılır. Örneğin “seni öldürürüm” gibi ağır bir söz şaka olarak söylense bile tehdit suçunu oluşturur. Ancak bağlama göre gerçekten mizahi ya da ironik bir paylaşımda kast unsuru oluşmayabilir. Bu durum mahkemenin değerlendirmesine bağlıdır.
Özel mesajla yapılan tehdit mi, yoksa herkese açık yapılan tehdit mi daha ağırdır?
Herkese açık yapılan tehdit, yani aleniyet unsuru taşıyan tehdit, TCK 106’ya göre daha ağır cezalandırılır. Örneğin Twitter’da yüzlerce takipçiye açık bir şekilde “onu sokakta bulacağım” denmesi, mağdurun yalnızca kişisel olarak değil, toplum önünde de tehdit edilmesine sebep olur. Bu da cezanın artırılmasına yol açar.
Sosyal medya üzerinden “malvarlığına zarar verme” tehdidi de suç mudur?
Evet. TCK 106 yalnızca cana ya da vücut bütünlüğüne yönelik tehditleri değil, aynı zamanda malvarlığına yönelik tehditleri de kapsar. “Arabana zarar veririm”, “dükkanını yakarım” gibi tehditler sosyal medya üzerinden işlendiğinde de suçtur. Bu durumda fail hakkında hapis veya adli para cezası verilebilir.
Sosyal medyada tehdit ile şantaj arasındaki fark nedir?
Tehdit, mağduru korkutma ve sindirme amacı taşır. Fail, geleceğe dönük zarar vereceğini söyler.
Şantaj ise, mağdurdan belirli bir davranış talep edilmesiyle ortaya çıkar. Örneğin “parayı göndermezsen özel fotoğraflarını paylaşırım” ifadesi hem tehdit hem de şantaj suçunu oluşturur. Yargıtay, şantajı tehdit suçunun ağırlaştırılmış hali olarak görmektedir.
Çocuklara yönelik sosyal medya tehditleri farklı mı değerlendirilir?
Evet. Mağdurun çocuk olması, suçun daha ağır değerlendirilmesine yol açar. Çünkü çocukların psikolojik olarak daha savunmasız olmaları, tehdidin etkisini artırır. Bu nedenle savcılık ve mahkemeler, çocuklara yönelik tehdit suçlarını hassasiyetle ele alır. Ayrıca Çocuk Koruma Kanunu kapsamında ek koruma tedbirleri de gündeme gelebilir.
Sosyal medya üzerinden tehdit mesajı aldığımda hemen ne yapmalıyım?
İlk yapılması gereken, mesajı veya paylaşımı silmeden ekran görüntüsü almak ve mümkünse noter ya da resmi merciler aracılığıyla tespit ettirmektir. Daha sonra Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulmalıdır. Eğer tehdit ağırsa, aynı zamanda Sulh Ceza Hakimliği’nden erişim engeli veya içerik kaldırma talep edilebilir.
Tehdit suçu uzlaşmaya tabi midir?
Evet. Tehdit suçunun bazı halleri uzlaşmaya tabidir. Bu durumda savcılık sürecinde uzlaştırmacı aracılığıyla tarafların anlaşması halinde dava düşebilir. Ancak tehdit ağır nitelikteyse (örneğin öldürme tehdidi) veya aleniyet unsuru varsa, genellikle uzlaşma kapsamı dışında değerlendirilir.
Sosyal medyada tehdit suçunda avukat desteği zorunlu mu?
Her davada olduğu gibi, tehdit suçunda da avukat tutmak zorunlu değildir. Ancak sosyal medya tehditleri teknik deliller içerdiğinden (IP adresi tespiti, ekran kaydı, erişim engeli talepleri vb.), bir ceza hukuku avukatı ile süreci yürütmek hak kayıplarını önlemek açısından çok önemlidir. Avukat, delillerin doğru şekilde toplanmasını, dava dilekçelerinin hazırlanmasını ve failin hak ettiği cezayı almasını sağlar.
Sonuç
Dijital çağın en önemli sorunlarından biri, bireylerin sosyal medya üzerinden tehdit edilmesi ve bu tehditlerin ciddi psikolojik ve hukuki sonuçlar doğurmasıdır. Türk Ceza Kanunu, kişilerin güvenliğini korumak amacıyla tehdit suçunu açıkça düzenlemiş ve bu fiilleri ağır yaptırımlara bağlamıştır. Özellikle sosyal medya gibi herkesin erişimine açık platformlarda yapılan tehditler, yalnızca mağdurun kişisel güvenliğini zedelemekle kalmaz; aynı zamanda toplumda huzursuzluk ve korku ortamı da yaratır. Bu nedenle ceza hukuku ve ceza davaları alanında tehdit suçlarının titizlikle takip edilmesi büyük önem taşır.
Sosyal medya üzerinden tehdit suçu ile karşılaşan kişilerin zaman kaybetmeden delilleri toplaması, savcılığa suç duyurusunda bulunması ve gerektiğinde erişim engeli talep etmesi gerekir. Ancak bu süreç teknik ayrıntılar içerdiğinden, profesyonel destek almak hak kayıplarını önler. İşte bu noktada bir ceza hukuku avukatı ile çalışmak, davanın en doğru şekilde yürütülmesi açısından kritik rol oynar.
Bahariye Hukuk olarak bizler, tehdit suçları başta olmak üzere ceza hukukunun tüm alanlarında müvekkillerimize etkin bir hukuki temsil sunuyoruz. İstanbul’un farklı bölgelerinde olduğu gibi, özellikle Kadıköy’de edindiğimiz tecrübelerle müvekkillerimizin haklarını en güçlü şekilde savunuyoruz. Bir Kadıköy ceza avukatı olarak, sosyal medya tehditleriyle ilgili soruşturma ve davalarda yanınızda oluyor, hem cezai süreçleri hem de tazminat davalarını sizin adınıza titizlikle takip ediyoruz.
Unutulmamalıdır ki tehdit suçu, yalnızca bireyin değil, toplumun huzurunu da ilgilendiren ciddi bir suçtur. Bu nedenle mağduriyet yaşayan kişilerin hukuki yolları etkin biçimde kullanmaları, hem kendi güvenlikleri hem de toplum düzeninin korunması için büyük önem taşır.
📞 Hukuki durumunuzu değerlendirmek ve süreci haklarınızı koruyarak yönetmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Hizmetlerimize ve bilgilendirici içeriklerimize ulaşmak için YouTube kanalımızı da ziyaret edebilirsiniz.
📍 Ofisimiz: Caferağa Mahallesi General Asım Gündüz Caddesi No:102/3 Kadıköy/İSTANBUL
📞 Telefon: 0533 558 68 87
🌐 Web: https://bahariyehukuk.com/
🗺️ Yol tarifi için tıklayın.