Sigortasız çalışma, Türkiye’de özellikle küçük işletmelerden hizmet sektörüne kadar pek çok alanda hâlâ yaygın olarak görülen ve işçiler açısından ciddi mağduriyetlere yol açan bir sorundur. Çalışanın SGK sistemine bildirilmeden, sosyal güvenlik haklarından yoksun bir şekilde istihdam edilmesi; hem anayasal güvence altındaki sosyal güvenlik hakkının ihlali anlamına gelir hem de işçiyi sağlık hizmetlerinden yararlanamama, iş kazası durumunda korumasız kalma, emeklilik primlerinin eksik yatması ve tazminat gibi haklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya bırakır. Ayrıca, bu tür kayıt dışı çalışma modelleri sadece bireysel mağduriyet yaratmakla kalmaz, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini de tehdit eder.

Özellikle uzun yıllar boyunca sigortasız çalışmış kişiler, emeklilik yaşına geldiklerinde yeterli prim gününe ulaşamama, hastalık durumunda sağlık güvencesinden yararlanamama veya işten çıkarıldıklarında işsizlik maaşı alamama gibi ciddi hak kayıpları yaşar. Bu nedenle sigortasız çalıştırılan işçilerin yasal haklarını nasıl arayabileceklerini bilmesi ve gerekli adımları zamanında atması büyük önem taşır. Bu yazıda, sigortasız çalışma durumunda izlenebilecek başvuru yollarını, hangi delillerin kabul edildiğini, işverenin sorumluluklarını, mahkeme sürecinin nasıl işlediğini ve bu süreçte hangi hakların geri kazanılabileceğini tüm yönleriyle ele alacağız.

📌 Sigortasız Çalışma Nedir?

Sigortasız çalışma; işçinin, çalıştığı süre boyunca Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirilmeksizin çalıştırılması durumudur. Bu, işverenin yükümlülüklerini yerine getirmemesi anlamına gelir ve iş hukuku kapsamında hem idari para cezası hem de tazminat yükümlülüğü doğurur.

Örnek durumlar:

SGK kaydı olmadan işe başlatılmak

Kayıt dışı olarak maaş almak

Çalışma süresinin yalnızca bir kısmının SGK’ya bildirilmesi (örneğin haftalık 5 gün yerine 2 gün olarak gösterilmesi)

📌 Sigortasız Çalışmanın Doğuracağı Sorunlar

Sigortasız çalışma, işçiyi yalnızca sosyal güvenlik sisteminin dışında bırakmakla kalmaz; aynı zamanda pek çok temel hak ve güvenceden de mahrum bırakır. Bu durum, çalışılan süre boyunca fark edilmese bile, özellikle işten ayrılma, hastalık, kaza veya emeklilik gibi kritik dönemlerde ciddi mağduriyetler yaratır. İşte sigortasız çalışmanın yol açtığı başlıca sorunlar:

🏥 Sağlık Hizmetlerinden Yararlanamama

Sigorta kaydı olmayan bir işçi, Genel Sağlık Sigortası kapsamına dâhil değildir. Bu nedenle devlet hastanelerinde tedavi olamaz, ilaç giderleri karşılanmaz ve sağlık güvencesi olmadan yaşamını sürdürmek zorunda kalır. Özellikle kronik hastalığı veya acil sağlık sorunu olan işçiler için bu durum ciddi bir risk oluşturur.

⚠️ İş Kazası veya Meslek Hastalığında Güvence Eksikliği

Sigortasız çalışma halinde bir iş kazası meydana geldiğinde işçi, tedavi giderlerinden geçici iş göremezlik ödeneğine kadar hiçbir sosyal güvenceden yararlanamaz. Aynı şekilde meslek hastalığı durumlarında da, tazminat ve sürekli iş göremezlik aylığı gibi haklar SGK kaydı olmadığı için kullanılamaz. Bu durumda işçi, tüm zararlarını yalnızca işverenden talep etmek zorunda kalır.

💼 İşsizlik Maaşı Alamama

İşten çıkarılan bir işçinin işsizlik maaşı alabilmesi için belirli süre sigortalı olarak çalışmış ve işsizlik sigortası primi ödemiş olması gerekir. Ancak sigortasız çalıştırılan bir işçi, işsizlik sigortası sistemine dâhil olmadığından, bu haktan yararlanamaz. Bu da işsiz kaldığında hiçbir geçim desteği alamaması anlamına gelir.

📉 Emeklilik Primlerinin Eksik Yatırılması

Emeklilik, belirli bir yaşın yanı sıra yeterli sayıda prim gününe sahip olunmasına bağlıdır. Sigortasız çalışılan süreler, SGK nezdinde görünmeyeceği için emeklilik hesabına dahil edilmez. Bu da işçinin emeklilik yaşına geldiğinde prim gününü dolduramaması ve maaş alamamasıyla sonuçlanabilir.

🧾 Kıdem ve İhbar Tazminatı Taleplerinde Belge Eksikliği

Sigortasız çalışan işçiler, işten ayrıldıklarında kıdem ve ihbar tazminatı gibi yasal haklarını talep etmekte zorluk yaşar. Çünkü bu tür tazminatlar için genellikle işçinin SGK kayıtları ve hizmet süresi esas alınır. Kayıt dışı çalışmanın ispatı zor olduğundan, bu hakların alınabilmesi için tanık beyanı ve ek delillerle mahkemeye başvurmak gerekir.

🔒 Genel Güvencesizlik Hali

Sigortasız çalışma, yalnızca belirli bir alanda değil, tüm sosyal hakların devre dışı kalmasına neden olur. Doğum izni, rapor parası, analık ödeneği, askerlik borçlanması gibi birçok hak sigortalılık süresiyle bağlantılıdır. Bu nedenle sigortasız çalışmak, işçinin sadece bugünkü haklarını değil, gelecekteki yaşamını da belirsiz ve güvencesiz hale getirir.

Sonuç olarak, kısa vadede bir sorun gibi görünmeyen sigortasız çalışma, uzun vadede ciddi hak kayıpları yaratır. Bu nedenle işçiler, yasal haklarını güvence altına almak için sigortalı çalışma konusunda ısrarcı olmalı ve hak ihlali durumunda gerekli yasal yollara başvurmalıdır.

🛑 İşverenin Sorumluluğu Nedir?

Türkiye’de iş hukuku ve sosyal güvenlik mevzuatına göre, bir işverenin en temel yükümlülüklerinden biri, işçiyi işe başlattığı andan itibaren Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) eksiksiz ve doğru şekilde bildirmektir. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde, yani işçiyi sigortasız çalıştırması durumunda, işveren hem mali hem de hukuki açıdan ciddi sorumluluklarla karşı karşıya kalır. Bu durum sadece işverenin kusuru olarak değerlendirilmez, aynı zamanda kamu düzenine aykırı bir fiil olarak kabul edilir.

Sigortasız çalışma, yalnızca işçinin değil, sosyal güvenlik sisteminin de zarar görmesine neden olur. Bu nedenle mevzuatta, bu tür kayıt dışı istihdamla mücadele için ağır yaptırımlar öngörülmüştür. İşverenin bu yükümlülüğü yerine getirmemesi durumunda karşılaşabileceği yaptırımlar şunlardır:

💸 İdari Para Cezaları

SGK denetiminde tespit edilen her bir sigortasız çalışan işçi için, işverene yüksek tutarda idari para cezası uygulanır. Bu ceza, çalışmanın süresine, işyerinin niteliğine ve kaç işçinin sigortasız çalıştırıldığına göre değişebilir. Üstelik bu cezalara, primlerin eksik yatırılmasından doğan faiz ve gecikme zamları da eklenir.

📆 Geriye Dönük Prim Borcu

Sigortasız çalıştığı tespit edilen işçinin tüm çalışma süresi için, işveren geriye dönük olarak SGK primlerini ödemek zorundadır. Bu primler, yalnızca anaparayla değil, gecikme faizi ve idari gecikme cezalarıyla birlikte tahsil edilir. Gerekli görüldüğünde SGK, doğrudan icra takibi veya işverenin malvarlığına haciz işlemleri uygulayabilir.

🚫 Kamu İhalelerinden Men

Sigortasız işçi çalıştırdığı tespit edilen işverenler, belirli bir süre için kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan men edilir. Bu yaptırım, özellikle kamu projelerinde faaliyet gösteren şirketler için son derece ağır sonuçlar doğurabilir ve itibar kaybına neden olabilir.

⚖️ Hukuki Sorumluluklar

İşveren, sigortasız çalıştırdığı işçinin geçirdiği bir iş kazası veya meslek hastalığı sonucunda ortaya çıkan tüm zararlardan doğrudan sorumlu tutulur. Bu durumda SGK tarafından yapılan ödemeler rücu edilebilir ve işveren ayrıca tazminat davası ile karşı karşıya kalabilir. Ayrıca işveren hakkında resmi belgede sahtecilik, kayıt dışı istihdam gibi suçlamalarla savcılığa suç duyurusunda bulunulması da mümkündür.

İşverenin sigortasız çalışma konusundaki ihmali, yalnızca bir idari eksiklik olarak değil, aynı zamanda işçinin anayasal güvence altındaki sosyal güvenlik hakkının ihlali olarak değerlendirilir. Bu nedenle işverenler, istihdam ettikleri tüm çalışanları zamanında ve eksiksiz şekilde SGK’ya bildirmekle yükümlüdür. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi durumunda karşılaşacakları hukuki ve mali yaptırımlar, çoğu zaman işvereni telafisi güç bir sürece sürükler.

⚖️ Sigortasız Çalışan İşçinin Hakları

Sigortasız çalışan işçi, yasalar önünde korunmaktadır. Bu kişiler, iş mahkemeleri ve SGK nezdinde haklarını arayabilir.

  1. SGK’ya Şikayet

İlk başvurulacak yol SGK’ya bildirim yapılmasıdır. Şikayet anonim şekilde de yapılabilir.

Başvuru yolları:

SGK İl veya İlçe Müdürlükleri’ne bizzat dilekçe ile başvuru

Alo 170 Çalışma ve Sosyal Güvenlik İletişim Hattı

e-Devlet üzerinden “Sosyal Güvenlik Kurumu İşçi Şikayet Başvurusu”

Dilekçede bulunması gereken bilgiler:

İşyerinin adı, adresi, varsa vergi numarası

Çalışma süresi, günleri, ücret bilgileri

Varsa tanık bilgileri ve diğer deliller

  1. İş Mahkemesi’ne Başvuru

Sigortasız çalışan kişi, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin, ihbar tazminatı gibi haklarını almak için iş mahkemesine başvurabilir.

Gerekli belgeler:

Tanık beyanları

Maaş bordrosu, banka kayıtları, WhatsApp yazışmaları

Kamera kayıtları, e-postalar, mesajlaşmalar

📝 Sigortasız Olduğunuzu Nasıl Kanıtlarsınız?

Sigortasız çalışma iddiasında bulunan işçiler için en önemli aşamalardan biri, bu durumu yasal olarak ispatlamaktır. SGK kayıtlarında görünmeyen bir çalışmanın mahkemeye taşınması halinde, ispat yükü tamamen işçiye aittir. Bu nedenle sunulacak delillerin güçlü ve tutarlı olması gerekir. İşte kullanılabilecek bazı başlıca ispat yöntemleri:

👥 Tanık Beyanları

Sigortasız çalışmayı ispatlamada en çok kullanılan yöntemlerden biri tanıklardır. Aynı işyerinde birlikte çalışmış kişilerin beyanları, mahkemeler tarafından ciddi şekilde dikkate alınır. Özellikle Yargıtay kararlarına göre iki tutarlı tanık beyanı çoğu zaman sigortasız çalışma iddiasını ispatlamak için yeterlidir. Tanıkların çalıştıkları dönem, görevleri ve işçinin hangi şartlarda çalıştığını detaylı anlatmaları büyük önem taşır.

📲 Dijital Yazışmalar ve Kayıtlar

WhatsApp mesajları, e-postalar ve işverenle yapılan yazılı görüşmeler, sigortasız çalıştığınıza dair önemli dijital kanıtlardır. İş ile ilgili talimatlar, vardiya çizelgeleri veya işin yürütülmesine ilişkin mesajlar, mahkemede delil olarak kullanılabilir. Bu yazışmalar mutlaka tarihli ve kimden geldiği anlaşılabilir biçimde sunulmalıdır.

🎥 Kamera Görüntüleri ve Fotoğraflar

İşyerinde bulunan güvenlik kameralarının kayıtları, çalışma anını gösteriyorsa delil niteliği taşır. Ayrıca iş yerinde çekilmiş fotoğraflar, sosyal medya paylaşımları ya da mesaiye dair görsel içerikler de sigortasız çalışma sürecini belgelemeye yardımcı olur.

💳 Banka Kayıtları ve Ödemeler

Maaş ödemeleri, düzenli yapılan havaleler veya masraf iadeleri banka hesap hareketlerinde yer alıyorsa, bu durum işverenle fiili bir iş ilişkisinin varlığını kanıtlar. Özellikle “maaş”, “ücret”, “avans” gibi açıklamalar içeren ödeme kayıtları etkili deliller arasındadır.

🧾 Yazılı Belgeler ve Kartlar

İşe giriş kartı, görev formu, çalışan tanıtım belgesi, kullanılan şirket telefonu veya e-posta adresi gibi unsurlar, işyerine bağlı çalışıldığını gösteren yazılı kanıtlardır. Bu tür belgeler, fiziksel ya da dijital formatta olsa da mutlaka saklanmalı ve dava sürecinde sunulmalıdır.

✅ Kanıtlar Tutarlı Olmalı

Sunulan her bir kanıtın birbirini desteklemesi büyük önem taşır. Tanık beyanları ile belgeler arasında çelişki olmamalı, yazışmalar ile banka kayıtları birbiriyle örtüşmelidir. Sigortasız çalışma iddiası ne kadar açık ve net belgelenirse, dava süreci de o kadar hızlı ve olumlu ilerler.

Eğer sigortasız çalıştırılıyorsanız, elinizdeki tüm bu belgeleri bir araya getirerek zaman kaybetmeden harekete geçmelisiniz. Hukuki sürecin etkili bir şekilde yönetilebilmesi adına, iş hukuku konusunda deneyimli bir avukattan destek almanız son derece faydalı olacaktır.

📅 Geriye Dönük Sigorta Tescili Mümkün mü?

Sigortasız çalışma durumu tespit edildiğinde, işçinin geçmişte çalıştığı süreler için geriye dönük sigorta tescili yapılması mümkündür. SGK, iş müfettişleri veya ihbar/şikâyet üzerine yaptığı denetimlerde, bir işçinin belirli bir süre boyunca sigortasız çalıştırıldığını tespit ederse, bu sürelerin tamamı için sigorta kaydını işverene zorunlu kılar. Bu tescil, işçinin prim gün sayısının eksiksiz olarak işlenmesini sağlar ve emeklilik, sağlık hizmetlerinden yararlanma, iş kazası sonrası ödenek alma gibi birçok sosyal güvence hakkının kazanılmasına olanak tanır.

Geriye dönük kayıt yapılması halinde, işveren yalnızca primleri değil, o primlerin gecikme cezaları ve faizleriyle birlikte tamamını ödemek zorundadır. Bu yükümlülük, işverene ciddi bir mali sorumluluk yükler. Ayrıca, sigortasız çalışma nedeniyle SGK tarafından idari para cezası da uygulanır. İşverenin bu yükümlülükleri yerine getirmemesi hâlinde SGK, yasal takip ve haciz gibi uygulamalara başvurabilir.

İşçi açısından geriye dönük tescil, özellikle emeklilik döneminde büyük avantaj sağlar. Çünkü eksik prim günleri nedeniyle emekli olamama riski ortadan kalkar. Bu hakka kavuşabilmek için işçinin öncelikle SGK’ya yazılı bir dilekçe ile başvurması veya Alo 170 hattı üzerinden bildirimde bulunması gerekir. Şikayet sonrasında yapılacak denetimde, tanık ifadeleri, yazılı belgeler ve diğer delillerle sigortasız çalışma ispatlandığında, işlem başlatılır.

Sonuç olarak, geçmişte sigortasız olarak çalıştığınızı düşünüyorsanız bu durumu görmezden gelmeyin. Geriye dönük tescil için harekete geçmek, hem sosyal güvencenizin tamamlanmasını hem de emeklilik başta olmak üzere birçok hakkınızın korunmasını sağlar. Sürecin sağlıklı işlemesi adına gerekiyorsa iş hukuku alanında uzman bir avukattan destek almanız da son derece yararlı olacaktır.

👷‍♂️ İş Kazası Geçirildiğinde Ne Olur?

Sigortasız çalışma durumunda iş kazası geçirilmesi, işçi açısından ciddi mağduriyetlere yol açabilecek kritik bir durumdur. Normal şartlarda sigortalı çalışan bir işçinin iş kazası sonrası tüm tedavi giderleri, iş göremezlik ödeneği ve gerekirse sürekli gelir bağlama gibi sosyal güvenceleri SGK tarafından karşılanırken, sigortasız çalışan bir işçide bu hakların doğrudan tanınması mümkün değildir. Ancak bu, tamamen haklardan mahrum kalınacağı anlamına gelmez. Sigortasız çalışma halinde de, işverenin bu hukuka aykırı uygulaması nedeniyle sorumluluğu devam eder.

İş kazasının meydana gelmesi halinde, işçi olayın derhâl belgelenmesini sağlamalı; sağlık raporları, görgü tanıkları ve olay yeri tutanakları gibi kanıtlarla durumu kayıt altına almalıdır. Eğer kazanın iş yerinde gerçekleştiği veya işle ilgili olduğu tespit edilirse, işveren hem SGK’ya geç bildirimden ötürü idari para cezası öder hem de işçinin uğradığı tüm zararları tazmin etmekle yükümlü hale gelir. Bu tür durumlarda işverenin sorumluluğu yalnızca SGK nezdinde değil, aynı zamanda iş mahkemeleri karşısında da geçerlidir.

Bu bağlamda işçi; geçici ya da sürekli iş göremezlik ödeneği alabileceği gibi, maddi ve manevi tazminat talep etme hakkına da sahiptir. Ayrıca işverene karşı haksız fiil davası açarak zararlarının tamamını hukuki yollarla talep edebilir. Ancak bu tür haklardan yararlanabilmek için sigortasız çalışma sürecinin ispat edilmesi zorunludur. Bu ispat süreci; tanık beyanları, yazışmalar, giriş-çıkış kayıtları, kamera görüntüleri ve görev belgeleri gibi kanıtlarla mümkün olabilir. İş kazası sonrası atılacak her adım, gelecekte doğabilecek hak kayıplarını önlemede belirleyici olduğundan, sürecin mümkünse bir iş hukuku uzmanı eşliğinde yürütülmesi büyük önem taşır.

⚖️ Mahkeme Süreci Ne Kadar Sürer?

Sigortasız çalışma nedeniyle hak arayışına giren işçilerin en çok merak ettiği konulardan biri de dava sürecinin ne kadar süreceğidir. Bu tür davalar genellikle iş mahkemelerinde görülür ve ortalama 1 ila 2 yıl içinde sonuçlanır. Ancak dava süresi; delillerin gücü, tanık beyanlarının niteliği, mahkemenin yoğunluğu ve tarafların uzlaşma eğilimine göre değişkenlik gösterebilir. Sigortasız çalışma iddiasıyla açılan davalarda tanıklar büyük önem taşırken, WhatsApp yazışmaları, kamera görüntüleri, görev belgeleri gibi destekleyici materyaller de süreci hızlandırabilir. Dava başında ön inceleme yapılır, ardından tanıklar dinlenir, gerekirse bilirkişi raporu alınır ve mahkeme nihai kararını verir.

Taraflardan birinin karara itiraz etmesi durumunda istinaf süreci devreye girer ve bu durum davanın uzamasına neden olabilir. Ancak önemli bir avantaj olarak, bu tür davalarda dava harcı alınmaz. Ayrıca, işçinin maddi durumu yeterli değilse adli yardım talep ederek yargılama giderlerinden muaf tutulması da mümkündür. Sigortasız çalışma nedeniyle açılacak davalar, işçinin yalnızca geçmişe dönük sosyal güvenlik kazanımları için değil; kıdem, ihbar ve diğer işçilik alacakları açısından da hayati öneme sahiptir. Bu nedenle süreç ertelenmemeli; hak kaybı yaşanmadan gerekli hukuki adımlar, mümkünse uzman desteğiyle zamanında atılmalıdır.

📢 Sigortasız Çalışmayı Bildirmemenin Sonuçları

Ne yazık ki pek çok işçi, çalıştığı iş yerinde sigortasız olduğunu bilmesine rağmen işini kaybetme korkusuyla bu durumu SGK’ya bildirmemektedir. Ancak kısa vadede iş güvencesi sağlamak adına yapılan bu sessizlik, uzun vadede çok daha ağır hak kayıplarına yol açabilir. Sigortasız çalışma, işçi açısından sadece sosyal güvence eksikliği değil, aynı zamanda geleceğin tehlikeye atılması anlamına gelir.

Bu sessizliğin doğurabileceği başlıca olumsuz sonuçlar şunlardır:

✅ Emeklilik yaşı gelmesine rağmen prim gün sayısının dolmaması: Emeklilik için gerekli olan 3600, 5400 ya da 7000 gün gibi prim sayıları eksik kalırsa, emeklilik hakkı ertelenir veya tamamen kaybedilir.

✅ İş kazası veya meslek hastalığı durumunda tedavi masraflarının karşılanmaması: SGK tarafından sağlık masrafları ödenmediği gibi, işçi ciddi bir mağduriyet yaşayabilir. Hatta maluliyet durumlarında sürekli gelir bağlanmaz.

✅ Malulen emeklilik hakkının yitirilmesi: Çalışma gücünü belirli oranlarda kaybeden işçiler, gerekli sigorta günlerine sahip değilse bu haktan yararlanamaz.

✅ İşten çıkarıldığında hiçbir hakkın elde edilememesi: SGK kaydı olmayan bir işçi; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, işsizlik maaşı ve benzeri haklardan faydalanamaz.

✅ İşsizlik sigortasından yararlanamama: İş akdi sona erdiğinde geçici gelir sağlayan bu sistem, sigortasız çalışanın dışındadır.

✅ Doğum izni, süt izni ve rapor parası gibi hakların kullanılamaması: Kadın çalışanlar için sigortasızlık, özellikle doğum döneminde ciddi hak kayıplarına neden olabilir.

✅ Hastalık nedeniyle rapor alınması halinde geçici iş göremezlik ödeneği alınamaması: Raporlu olunan sürede gelir kaybı yaşanır.

Bunlara ek olarak, bazı işverenler işçiyi sigortalı gösteriyor gibi yaparak yalnızca haftada birkaç gün çalışıyor gibi bildirimde bulunur. Bu da eksik prim gününe ve ileride yine emeklilik sürecinde sorunlara yol açar.

📍 Tüm bu durumlar, yalnızca çalışırken değil; çalıştıktan yıllar sonra bile ciddi mağduriyetlere neden olabilir. Özellikle emeklilik işlemleri başladığında veya bir kaza yaşandığında sigortasızlık fark edilir ve geri dönüş çoğu zaman mümkün olmaz.

📌 Sigortasız çalıştırıldığınızı fark ettiğiniz anda, süreci ertelemeden harekete geçmek en doğrusudur. SGK’ya yapacağınız bir başvuru, yalnızca sizin değil, benzer durumda olan diğer çalışanların da haklarını koruyacak etkili bir adımdır.

İş güvencenizi korumak adına sessiz kalmak, ileride daha büyük hak kayıplarına neden olabilir. Haklarınızı kaybetmeden önce yasal yollarla süreci başlatmak ve gerekiyorsa uzman bir iş hukuku avukatından destek almak, geleceğinizi korumanız için kritik öneme sahiptir.

🧾 Avukat Desteği Gerekli mi?

Sigortasız çalışma nedeniyle haklarını aramak isteyen işçilerin süreci doğru, hızlı ve eksiksiz yürütmeleri için avukat desteği büyük önem taşır. Özellikle delil toplama, tanık beyanlarının hazırlanması, dava dilekçesinin doğru şekilde yazılması ve mahkeme sürecinin takibi gibi aşamalarda, profesyonel bir yaklaşım gereklidir. Bu nedenle alanında uzman bir iş hukuku avukatı ile çalışmak, hem zamandan tasarruf sağlar hem de hak kaybı yaşanmasının önüne geçer.

Sigortasız çalışan bir işçi, SGK’ya başvurarak ya da doğrudan iş mahkemesinde dava açarak tazminat talebinde bulunabilir. Ancak bu süreç, birçok teknik ayrıntı ve hukuki prosedür içerdiğinden, deneyimli bir iş avukatı tarafından yönlendirilmesi hayati önem taşır. Aksi takdirde, usul hataları veya eksik belgeler sebebiyle dava reddedilebilir veya eksik tazminat alınabilir.

İstanbul gibi büyük şehirlerde iş hukuku alanında uzmanlaşmış avukatlar, işçi-işveren uyuşmazlıklarında geniş bir deneyime sahiptir. Özellikle Kadıköy iş hukuku avukatı arayışında olan çalışanlar için yerel tecrübeye sahip bir hukuk bürosu ile çalışmak, hem dava sürecinde pratik avantajlar sağlar hem de bölgesel yargı pratiklerine hakimiyet anlamında ciddi bir fark yaratır.

Bahariye Hukuk Bürosu olarak, İstanbul iş hukuku avukatı desteğine ihtiyaç duyan sigortasız çalışanlar başta olmak üzere, tüm işçilik alacakları, işe iade davaları, kötü niyet tazminatı ve fazla mesai gibi konularda müvekkillerimize etkin hukuki çözümler sunuyoruz. İster bir günlük çalışmanız sigortasız gösterilmiş olsun, isterse yıllar boyunca hiçbir kaydınız yapılmamış olsun; tüm bu süreçlerde yanınızdayız.

Unutmayın, iş davaları teknik ve karmaşık olabilir ancak doğru hukuki destekle haklarınızı en güçlü şekilde savunmanız mümkündür. Eğer siz de bir iş hukuku avukatı arıyorsanız, haklarınızı kaybetmeden önce profesyonel destek almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Sonuç: Haklarınızı Geri Almak Elinizde

Sigortasız çalışma, ilk etapta işverenin sağladığı kısa vadeli kazançlar veya işsizlik kaygısıyla göz ardı edilebiliyor. Ancak zaman ilerledikçe bu durum, ciddi mağduriyetlere ve telafisi güç hak kayıplarına neden oluyor. Özellikle emeklilik dönemi yaklaştığında eksik prim günleri, sağlık güvencesinden yararlanamama, iş kazası durumunda korunmasız kalma gibi sonuçlarla karşı karşıya kalmak kaçınılmaz hale gelebiliyor.

Türkiye Cumhuriyeti yasaları, sigortasız çalıştırılan işçilerin haklarını güvence altına almıştır. Önemli olan, bu hakların farkında olmak ve gerekli yasal adımları zaman kaybetmeden atmaktır. SGK’ya yapılacak bir başvuru, işverenin hukuka aykırı uygulamalarını durdurabilir. Gerekirse iş mahkemeleri aracılığıyla geçmiş dönem hak talepleri de yasal yollarla alınabilir.

Eğer siz de geçmişte ya da şu anda sigortasız çalıştırıldıysanız ve ne yapacağınızı bilmiyorsanız; yalnız değilsiniz. Sürecin karmaşık olması sizi yıldırmamalı. Bir iş hukuku avukatının rehberliğiyle haklarınıza kavuşmanız mümkündür. Bu tür durumlarda profesyonel hukuki destek, sadece süreci hızlandırmakla kalmaz; aynı zamanda hak kaybı yaşamadan sonuca ulaşmanızı sağlar.

📌 Bahariye Hukuk Bürosu olarak, İstanbul’da iş hukuku ve sosyal güvenlik hukuku alanında sigortasız çalışma, kıdem tazminatı, iş kazası, haksız fesih ve SGK uyuşmazlıkları gibi konularda uzman avukat kadromuzla yanınızdayız.

Siz de sigortasız çalıştırıldığınızı düşünüyorsanız, geç kalmadan bizimle iletişime geçin. Haklarınızı korumak, geleceğinizi güvence altına almak için ilk adımı atın.

Hizmetlerimize ve bilgilendirici içeriklerimize ulaşmak için YouTube kanalımızı da ziyaret edebilirsiniz.

📞 Hemen İletişime Geçin

📍 Ofisimiz: Caferağa Mahallesi General Asım Gündüz Caddesi No:102/3 Kadıköy/İSTANBUL
📞 Telefon: 0533 558 68 87
🌐 Web: https://bahariyehukuk.com/
🗺️ Yol tarifi için tıklayın.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir