Adli para cezası, ceza adalet sisteminde, özgürlüğü bağlayıcı cezalara alternatif olarak başvurulan etkili ve dengeli bir yaptırım türüdür. Modern hukuk sistemlerinde olduğu gibi Türk ceza hukukunda da, her suç karşısında hapis cezası vermek yerine, olayın niteliğine, failin kişisel özelliklerine ve toplumsal etkisine göre daha esnek cezai tedbirler uygulanabilmektedir. Bu yaklaşım, ceza hukukunun yalnızca cezalandırma değil, aynı zamanda ıslah ve topluma yeniden kazandırma işlevini de öne çıkarır.

Ceza hukuku, toplum düzenini bozan davranışlara karşı caydırıcı ve onarıcı önlemler geliştirmekle yükümlüdür. Ancak her suç eylemi aynı şiddette, aynı biçimde cezalandırılmamalıdır. Özellikle ilk kez suç işlemiş, pişmanlığını ifade etmiş veya suçun işlenmesinde ağır kast unsuru bulunmayan bireyler açısından hapis cezası orantısız sonuçlar doğurabilir. İşte bu gibi durumlarda mahkemeler, özgürlüğü kısıtlamadan da adaletin sağlanabileceği kanaatiyle adli para cezası yaptırımına başvurur.

Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu‘nda açıkça düzenlenen adli para cezası, hem failin yargı sürecine aktif olarak katılımını sağlamakta hem de topluma karşı sorumluluk duygusunu güçlendirmektedir. Cezanın ekonomik bir bedel üzerinden uygulanması, failin davranışlarının sonuçlarını doğrudan hissetmesini mümkün kılar ve aynı zamanda devlet açısından da etkili bir kamu politikası aracı oluşturur.

Bu yazıda, adli para cezasının ne olduğu, hangi durumlarda uygulandığı, hangi suçlara karşı verildiği, ödeme süreçleri, taksitlendirme olanakları, itiraz yolları ve Yargıtay kararları ışığında nasıl değerlendirildiği gibi pek çok soruya kapsamlı ve anlaşılır yanıtlar sunacağız.

İçindekiler

Adli Para Cezası Nedir?

Adli para cezası, bir suç işlendiğinde mahkeme tarafından hükmolunan ve devlet hazinesine ödenmesi gereken parasal yaptırımdır. Bu ceza, hapis cezasına alternatif olarak ya da doğrudan bağımsız bir ceza türü şeklinde verilebilir.

Türk Ceza Kanunu’na göre adli para cezası, belirli bir gün sayısı üzerinden hesaplanır ve bu gün sayısı için belirlenen miktarla çarpılarak toplam ceza tutarı oluşturulur. Örneğin, 100 gün adli para cezası ve günlük 50 TL olarak belirlenmişse, toplam ceza 5.000 TL olur.

Kimlere Adli Para Cezası Verilir?

Adli para cezası, ceza yargılamasında hapis cezasının her zaman en uygun çözüm olmayabileceği durumlar için öngörülmüş, özgürlüğü kısıtlamayan ama caydırıcılığı olan bir yaptırımdır. Bu cezanın kime uygulanacağı, olayın koşulları kadar sanığın bireysel özelliklerine göre de şekillenir. Mahkemeler, cezalandırma sürecinde hem suçun niteliğini hem de failin sosyal, ekonomik ve psikolojik özelliklerini dikkate alarak ölçülü bir karar verir.

Adli para cezası özellikle şu kişi ve durumlarda ön plana çıkar:

İlk kez suç işlemiş bireyler: Ceza hukukunun temel ilkelerinden biri olan “önleyici ve ıslah edici” yaklaşım gereği, daha önce sabıkası bulunmayan kişiler için hapis cezası yerine para cezası daha makul bir tercih olabilir. Özellikle gençler, öğrenciler veya sabıka kaydı olmayan yetişkinlerde bu tercih sıklıkla yapılır.

Kasıt derecesi düşük olan suçlar: Bazı suçlar, ağır bir kast ile değil, dikkatsizlik veya ihmalkârlık sonucu işlenmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mahkemeler, cezayı orantılı tutma adına hapis yerine adli para cezasına hükmedebilir.

Suçun toplumsal ağırlığı düşükse: Örneğin, hakaret, küçük çaplı tehdit, mala zarar verme gibi suçlarda sanığın hapse girmesi toplumsal anlamda gereksiz bulunabilir. Bu tip hafif suçlarda mahkemeler adli para cezası ile hem caydırıcılığı sağlar hem de toplumda infial yaratmadan adaleti yerine getirmiş olur.

Sanığın sosyal ve ekonomik durumu: Mahkeme, failin ailevi sorumluluklarını, bakmakla yükümlü olduğu kişileri, iş durumunu, eğitim düzeyini ve genel yaşam koşullarını değerlendirerek cezanın kişisel etkilerini göz önünde bulundurur. Örneğin, tek başına ailesini geçindiren, sosyal çevresine bağlı bir bireyin kısa süreli de olsa hapse girmesi, toplumdan kopmasına ve mağduriyetin büyümesine neden olabilir. Bu gibi hallerde adli para cezası, daha yapıcı bir çözüm olarak değerlendirilir.

Pişmanlık gösteren sanıklar: Suçtan dolayı duyulan pişmanlık, mahkemenin takdirini etkileyen önemli faktörlerden biridir. Sanığın özür dilemesi, zararları tazmin etmesi ya da toplum yararına bir tutum içinde olması, adli para cezası lehine bir gerekçe olabilir.

Ceza infaz kurumlarının yükünü hafifletmek amacıyla: Uygulamada adli para cezaları, özellikle kısa süreli hapis cezası gerektiren suçlarda cezaevlerinin doluluk oranını artırmamak için de tercih edilmektedir. Bu durum, hem yargı sisteminin etkinliğini hem de infaz adaletini koruyucu bir unsur olarak öne çıkar.

Sonuç olarak, adli para cezası sadece failin değil, toplumun ve adalet sisteminin geneline yönelik dengeli bir yaptırım aracı olarak işlev görür. Mahkemeler bu kararı verirken, suça ve sanığa ilişkin tüm kişisel, toplumsal ve hukuki detayları titizlikle değerlendirir.

Adli Para Cezası Hangi Suçlarda Uygulanır?

Adli para cezası, Türk Ceza Kanunu ve ilgili özel ceza yasaları kapsamında belirli suçlar için ya doğrudan yaptırım olarak ya da hapis cezasının yerine uygulanabilecek bir seçenek olarak düzenlenmiştir. Bu ceza türü, özellikle toplum düzenini ciddi şekilde sarsmayan, mağdur üzerinde onarılamaz etkiler bırakmayan ve kısa süreli hapis cezası gerektiren suçlarda tercih edilir. Ayrıca, failin durumu ve suçun işleniş biçimi de bu cezaya hükmedilmesinde önemli rol oynar.

Aşağıda, uygulamada sıklıkla karşılaşılan ve adli para cezası öngörülebilen bazı suç türleri detaylı şekilde açıklanmıştır:

  1. Hakaret (TCK m.125)

Bireyin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici söz ve davranışlarda bulunulması durumunda işlenen hakaret suçu, genellikle para cezası ile sonuçlanır. Eğer hakaret basit düzeyde ve yüz yüze gerçekleşmişse, mahkemeler çoğunlukla adli para cezası vermeyi tercih eder.

  1. Tehdit (TCK m.106 – Hafif Halleri)

Basit tehdit eylemleri – örneğin telefonda ya da sosyal medyada yapılan, ciddi korku yaratmayan tehditler – adli para cezası kapsamında değerlendirilebilir. Ancak silahla, örgütle ya da ağır sonuç doğuracak biçimde yapılırsa hapis cezası tercih edilir.

  1. Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma (TCK m.179)

Alkol etkisinde araç kullanma gibi bazı trafik ihlalleri, şartlara göre adli para cezasıyla cezalandırılabilir. Özellikle kimseye zarar verilmemiş ve ilk ihlal ise, mahkeme para cezası uygulayabilir.

  1. Basit Yaralama (TCK m.86/2)

Darp ve fiziksel temasla gerçekleşen, ancak hayati tehlike oluşturmayacak şekilde işlenmiş basit yaralama suçlarında da para cezası gündeme gelir. Failin pişmanlığı, taraflar arasında uzlaşma gibi durumlar bu cezayı destekler.

  1. Güveni Kötüye Kullanma (TCK m.155 – Basit Hâl)

Failin, kendisine teslim edilen malı kötüye kullanması durumunda işlenen bu suçta eylemin zarar boyutu düşükse ve fail ilk kez suç işlemişse adli para cezası uygulanabilir.

  1. Hırsızlık Teşebbüsü

Özellikle değeri düşük malların çalınmaya teşebbüs edilmesi, zarar oluşmaması veya sanığın yakalanması hâlinde, mahkemeler çoğu zaman adli para cezası verir. Ancak burada suçun tamamlanmamış olması ve hafifliği belirleyici olur.

  1. Alkol ve Tütün Düzenlemelerine Aykırılık

5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ile 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun kapsamında bazı aykırılık halleri (örneğin, yetkisiz tütün satışı, sigara yasağının ihlali) adli para cezasıyla sonuçlanabilir.

  1. Vergi Usul Kanunu Kapsamında Suçlar

Mükellefin beyanname vermemesi, vergi kaçırmaya yönelik olmayan ama beyan süresiyle ilgili hafif ihlaller, mükerrer kayıtlar gibi durumlarda, adli para cezası tercih edilebilir. Ancak vergi kaçakçılığı veya sahte fatura gibi ağır suçlar hapisle cezalandırılır.

  1. Kabahat Sınırında Kalan Ceza Normları

Bazı durumlarda suç eylemi, ceza normları içerisinde yer alsa da, hafifliği nedeniyle mahkemece “cezalandırma ölçülülüğü” ilkesi gözetilerek adli para cezasına dönüştürülebilir. Bu gibi suçlar, genellikle taraflar arasında uzlaşmanın mümkün olduğu ve kamu düzenine büyük zarar vermeyen eylemlerdir.

Uygulamada Hakimin Takdir Yetkisi

Her ne kadar yukarıdaki suçlar genel bir çerçeve sunsa da, adli para cezası uygulanıp uygulanmayacağı tamamen olayın somut koşullarına, failin kişilik özelliklerine, daha önceki sabıka durumuna ve suça verilen toplumsal tepkiye göre değişir. Hakim, bu tür cezaları belirlerken hem caydırıcılığı hem de adalet ilkesini gözetir.

Adli Para Cezası Nasıl Hesaplanır?

Adli para cezası, iki temel ölçüte göre hesaplanır:

Gün Sayısı: Kanunda ilgili suç için belirlenen alt ve üst sınırlar arasında gün sayısı belirlenir. Örneğin 30 gün ile 90 gün arasında bir ceza öngörülmüşse, mahkeme bu aralıktan bir gün sayısı belirler.

Günlük Miktar: Kişinin ekonomik ve sosyal durumuna göre günlük ödeme miktarı 20 TL ile 100 TL arasında belirlenir. Geliri yüksek bir kişi için daha yüksek günlük tutar öngörülebilir.

Bu iki değer çarpıldığında toplam ceza tutarı ortaya çıkar.

Adli Para Cezası Ödenmezse Ne Olur?

Adli para cezası, hapis cezası gibi zorlayıcı olmasa da, ödenmediğinde ciddi sonuçlar doğurabilir. Kişi, bu cezayı süresinde ödemezse şu süreç işler:

Öncelikle kişi ödemeye davet edilir.

Ödeme yapılmazsa hapis cezasına çevrilir (tazyik hapsi).

Ancak kişi, ödeme gücünün olmadığını ispat ederse farklı çözümler uygulanabilir.

Adli para cezasının hapse çevrilmesi halinde kişi, para cezasının gün sayısı kadar cezaevinde kalır. Ancak bu süre 3 yıl ile sınırlandırılmıştır. Ayrıca, kişi dilerse bu cezanın taksitlendirilmesini talep edebilir.

Adli Para Cezası ile İdari Para Cezası Arasındaki Farklar

Her iki ceza türü de parasal yükümlülük getirse de, uygulanma yerleri, yasal dayanakları ve sonuçları açısından birbirinden ayrılır:

Adli para cezası, ceza mahkemelerince verilir. Suç işlendiği sabit görülen durumlarda uygulanır.

İdari para cezası ise trafik, çevre, vergi gibi alanlarda kamu kurumlarınca verilir ve bir suç değil, kabahat karşılığıdır.

Adli para cezası ödenmezse hapse çevrilebilirken, idari para cezası yalnızca icra yoluyla tahsil edilir, hapisle sonuçlanmaz.

Adli para cezasına ceza mahkemelerinde itiraz edilirken, idari para cezasına sulh ceza hâkimliği nezdinde başvurulur.

Adli Para Cezasının Silinmesi Mümkün mü?

Adli para cezası, sicil kaydına geçer. Ancak 5 yıl içinde yeni bir suç işlenmezse adli sicilden silinmesi mümkündür. Bunun dışında:

Ceza zaman aşımına uğrarsa,

Af çıkarılırsa,

Ödeme yapılır ve ceza infaz edilirse,

adli sicilden silinme yolları açılır. Ancak bu konuda Adli Sicil ve Arşiv Kanunu hükümleri dikkate alınmalıdır.

⚖️ Yargıtay Kararları – Adli Para Cezasına İlişkin Örnekler

🔹 1. Kısa Süreli Hapis Cezasının Adli Para Cezasına Çevrilmesinde Gerekçe Zorunluluğu

Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 2021/7030 E., 2021/12917 K., T. 06.12.2021
Kararda, sanığın sabıkasız olması ve eylemin hafifliği dikkate alınmadan doğrudan hapis cezası verilmesinin hukuka aykırı olduğuna hükmedildi. Hâkimin, kısa süreli hapis cezalarını adli para cezasına çevirme zorunluluğu olmasa da, bu tercihini somut gerekçelerle açıklaması gerektiği vurgulandı.

🔹 2. Taksitli Adli Para Cezasında Açık Uyarı Şartı

Yargıtay 10. Ceza Dairesi, 2021/16634 E., 2021/21112 K., T. 23.11.2021
Adli para cezasının taksitle ödenmesine karar verilen bir dosyada, ödenmeyen taksitlerin hapse çevrileceğine dair açık bir ihtar yapılmadığı tespit edilerek karar bozuldu. Yargıtay, sanığın hak kaybı yaşamaması için bu uyarının mutlaka açıkça yapılması gerektiğine dikkat çekti.

🔹 3. Tekerrür Hükümleri Para Cezası İçin Uygulanamaz

Yargıtay 7. Ceza Dairesi, 2022/8560 E., 2022/13793 K., T. 14.06.2022
Sanığın geçmiş sabıkaları gerekçe gösterilerek hapis cezası verilip adli para cezası seçeneği devre dışı bırakıldı. Yargıtay, tekerrür hükümlerinin yalnızca hapis cezalarında etkili olabileceğini belirterek kararı bozdu.

🔹 4. Adli Para Cezası Ödenmediğinde Hapis Sınırı

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2020/933 E., 2020/2891 K., T. 10.03.2020
Sanığın ödemediği adli para cezasının, infaz kanunu hükümlerine göre hapse çevrilmesi hukuka uygun bulunmuştur. Ancak bu durumda hapis süresinin 730 günü geçemeyeceği belirtilmiştir.

🔹 5. Gelir Durumuna Göre Ceza Miktarı

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2022/5198 E., 2022/11402 K., T. 27.09.2022
Adli para cezası miktarının belirlenmesinde sanığın gelir durumu, bakmakla yükümlü olduğu kişiler ve yaşam standardı dikkate alınmamış; bu eksiklik gerekçe gösterilerek hüküm bozulmuştur. Yargıtay, para cezası tayininde keyfilikten kaçınılması gerektiğini belirtmiştir.

Daha fazla örnek yargıtay kararlarına, yargıtay karar arama sayfasından ulaşabilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS) – Adli Para Cezası

  1. Adli para cezası adli sicil kaydına işler mi? Ne zaman silinir?

Evet, adli para cezası bir mahkûmiyet hükmü içerdiği için adli sicil kaydına işlenir. Bu kayıt, cezanın tamamen ödenmesi ve infaz sürecinin tamamlanmasının ardından belirli bir sürenin geçmesiyle silinebilir. Genellikle bu süre beş yıldır. Ancak başka bir suça karışılması ya da yeni bir mahkûmiyet alınması hâlinde bu süre uzayabilir. Sicil kaydının silinmesi için kişinin ayrıca başvuruda bulunması gerekir.

  1. Birden fazla adli para cezası alan kişi ödemeleri nasıl yapar?

Kişinin birden fazla suça karışması durumunda, her suç için ayrı ayrı adli para cezası belirlenebilir. Bu cezalar tek bir taksit planında birleştirilmez. Ancak mahkeme, kişinin ödeme gücünü ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak her ceza için taksitlendirme kararı verebilir. Taksitlerden herhangi birinin zamanında ödenmemesi durumunda, o cezaya ilişkin kısım hapse çevrilme riski doğurur.

  1. Adli para cezası ödenmeden yurtdışına çıkışta engel olur mu?

Tek başına adli para cezasının ödenmemesi genellikle doğrudan yurtdışına çıkış yasağına neden olmaz. Ancak ceza, hapse çevrilirse ve mahkeme tarafından yakalama kararı çıkarılırsa, bu durumda sınır kapılarında çıkış engellenebilir. Özellikle kesinleşmiş hükümlerde, infaz sürecine girilmesi halinde yurtdışı yasağı uygulanabilir.

  1. Adli para cezası kamu görevine engel midir?

Bu durum, cezanın verildiği suça bağlı olarak değişir. Basit yaralama, hakaret gibi bazı suçlardan verilen adli para cezaları, kamu görevine girişte genellikle engel oluşturmaz. Ancak yüz kızartıcı suçlar (örneğin dolandırıcılık, hırsızlık gibi) nedeniyle verilen cezalar kamu görevine girişte ve memuriyette sorun yaratabilir. Ayrıca idare, her başvuruyu kendi değerlendirme kriterlerine göre inceler.

  1. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) varsa, yine de adli para cezası ödenir mi?

Hayır. HAGB kararı verildiğinde mahkeme, ceza hükmünü açıklamaz ve infaz süreci başlamaz. Dolayısıyla adli para cezası da uygulanmaz. Ancak kişi HAGB denetim süresi içinde yeniden suç işlerse, önceki karar açıklanır ve infaz süreci başlatılır. Bu durumda adli para cezası da dahil olmak üzere tüm yaptırımlar uygulanır.

  1. Adli para cezası hapis cezasına çevrilebilir mi?

Evet. Kişi, adli para cezasını ödemezse bu ceza mahkeme kararıyla hapis cezasına çevrilebilir. Ancak hapis cezasına çevrilmeden önce kişiye ödeme emri gönderilir. Bu emirde belirtilen sürede ödeme yapılmazsa infaz savcılığı aracılığıyla cezaevine girme riski doğar. Taksitli ödeme seçilmişse ve taksitlerden biri bile aksarsa tamamı hapse çevrilebilir.

  1. Adli para cezası takside bölünebilir mi?

Evet, kişi ödeme gücüne göre taksitlendirme talebinde bulunabilir. Bu talep mahkemeye veya infaz savcılığına yapılır. Mahkeme, kişinin maddi durumu uygun bulunursa 1 yıl içinde ödenmek üzere en fazla 4 eşit taksite bölünmesine karar verebilir. Ancak taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi hâlinde kalan tutar hapse çevrilebilir.

  1. Ceza ödenmezse cezaevine girme süresi neye göre belirlenir?

Adli para cezasının ödenmemesi hâlinde hapse çevrilmesi durumunda, 20 TL bir günlük hapis karşılığı olarak hesaplanır (bu miktar yıllara göre değişebilir). Örneğin 20.000 TL ödenmeyen adli para cezası, 1.000 gün hapis anlamına gelir. Ancak toplam süre 3 yılı geçemez. Hükümlü dilerse bu cezayı cezaevinde geçirmek yerine kamuya yararlı bir işte çalışarak infaz edebilir.

  1. Adli para cezası verilen kişi yeniden suç işlerse önceki ceza etkili olur mu?

Evet. Kişi hakkında daha önce adli para cezası verildiyse ve yeni bir suç işlerse, mahkeme bu önceki mahkûmiyeti göz önünde bulundurabilir. Bu durum sanığın “sabıkalı” olduğunu gösterir ve yeni cezayı etkileyebilir. Özellikle HAGB’nin veya ertelemenin söz konusu olduğu davalarda önceki adli sicil kayıtları önemli rol oynar.

  1. Adli para cezası özel affa girer mi?

Genel ve özel afların kapsamı, çıkarılan af yasasının içeriğine bağlıdır. Eğer yasa adli para cezalarını da kapsıyorsa, bu cezalar da affedilir. Ancak çoğu af düzenlemesi hapis cezalarıyla sınırlı olur ve adli para cezaları kapsam dışında kalabilir. Bu nedenle her af düzenlemesi ayrı ayrı incelenmelidir.

Sonuç: Bahariye Hukuk Olarak Değerlendirmemiz

Adli para cezası, modern ceza hukuku sisteminde, hem bireyin temel hak ve özgürlüklerini gözeten hem de toplumsal düzeni koruyan alternatif bir yaptırım türüdür. Özellikle hapis cezasının birey üzerinde yaratacağı olumsuz etkilerin önüne geçmek amacıyla, failin sosyal hayata entegre kalmasını sağlarken aynı zamanda hukuka uygun bir caydırıcılık sağlar. Bu yönüyle adli para cezası, çağdaş ceza adaletinin dengeleyici unsurlarından biridir.

Ancak uygulamada birçok kişi, adli para cezasının infaz süreci, ödeme planlaması, taksitlendirme imkânı veya cezanın adli sicile etkisi gibi teknik detayları bilmediği için hak kaybı yaşayabilmektedir. Özellikle ödeme yapılmadığı takdirde cezanın hapis cezasına çevrilmesi gibi sonuçlar, bireylerin özgürlüğünü doğrudan etkileyebilecek ciddi hukuki riskler doğurur.

Bahariye Hukuk olarak, ceza hukuku ve davaları alanında uzmanlaşmış ceza hukuku avukatı kadromuzla; adli para cezasının hesaplanması, taksitlendirme taleplerinin hazırlanması, itiraz ve temyiz süreçlerinin yürütülmesi, infaz takibi ve sicil temizliği gibi her aşamada profesyonel destek sunuyoruz. Her vakayı özgün değerlendiren bir yaklaşımla, müvekkillerimizin haklarını en etkin biçimde korumayı amaçlıyoruz.

İstanbul Kadıköy’de konumlanan ofisimizde faaliyet gösteren Kadıköy ceza avukatı ekibimizle, sadece hukuki süreci takip etmekle kalmıyor; aynı zamanda müvekkillerimizin karşılaştığı her türlü adli kontrol ve yaptırımın en hafif ve en adil şekilde sonuçlanması için titizlikle çalışıyoruz.

Ceza hukuku alanında karşılaşabileceğiniz her tür yaptırımda, özellikle adli para cezaları gibi teknik bilgi gerektiren konularda süreci doğru yönetmek adına profesyonel bir ceza hukuku avukatı desteği almak, ileride yaşanabilecek daha büyük hukuki sorunların önüne geçilmesi açısından kritik öneme sahiptir.

📞 Hukuki durumunuzu değerlendirmek ve süreci haklarınızı koruyarak yönetmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Hizmetlerimize ve bilgilendirici içeriklerimize ulaşmak için YouTube kanalımızı da ziyaret edebilirsiniz.

📞 Hemen İletişime Geçin

📍 Ofisimiz: Caferağa Mahallesi General Asım Gündüz Caddesi No:102/3 Kadıköy/İSTANBUL
📞 Telefon: 0533 558 68 87
🌐 Web: https://bahariyehukuk.com/
🗺️ Yol tarifi için tıklayın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Retype the CAPTCHA code from the image
Change the CAPTCHA code